2007 senesinde Türkiye'de, bir Türk tarafından bir Alman'a karşı işlenmiş olan suç için Almanya'da soruşturma açılyor ve Ceza İşlerinde Karşılıklı Adli Yardım Avrupa Sözleşmesi'ne göre Türkiye'den adli yardım isteniyor. Faile ilişkin sadece çalıştığı yerin adresi, görevi ve eşgali ile Almanca bildiğine dair bilgiler mevcut. Söz konusu iş yerinde o görevde yalnızca bir kişi bulunuyor (son 10 senedir davanın sanığı bu görevi yürütüyor.) Savcı muhtemel Türk şüpheliyi tespit edip ifadesini alıyor. Şüpheli suçu kabul etmemesine, Almanca bilmemesine ve mağdur ve tanıklar tarafından verilen eşgal bilgilerine uymamasına rağmen; kendisinden istenen, önden ve yandan çekilmiş fotoğrafları savcıya veriyor ve bu fotoğraflar teşhis için Almanya'ya gönderiliyor. Almanyada mağdura ve tanık olan kardeşine, olaydan yaklaşık 2,5 sene sonra, kendi konutlarında, sadece söz konusu şüpheliye ait iki adet fotoğraf gösteriliyor. Tutanağa göre onlar da derhal ve duraksamadan failin bu fotoğraflardaki kişi olduğunu teşhis ediyorlar. Olayın başka bir tanığı olan mağdurun babasına ise teşhis işlemi yaptırılmıyor. Savcı, mağdur ve tanıkların ifadesine ve yapılan teşhis işlemine göre yeterli şüphenin oluştuğu kanaatiyle iddianame düzenliyor ve iddianame kabul edilerek kamu davası açılıyor. Şimdi;
1- Her ne kadar Ceza İşlerinde Karşılıklı Adli Yardım Avrupa Sözleşmesi 3/1'e göre; istinabe konusu işlem istinabe olunan devletin mevzuatına göre yapılırsa da PVSK Ek-6 / 9 vd. maddeleri uyarınca Türk Hukukuna aykırı olan teşhis işlemine dayanılarak mahkûmiyet hükmü kurulabilir mi?

2- Alman mevzuatına göre teşhis işlemi nasıl yapılır?

3- Sanık Almanca bilmediğini nasıl ispat edebilir?

4- Sanığın Almanca bilmediği mahkemece kabul olunursa beraat etme şansı yüzde kaçtır?

2- Suçu işlemediğinden emin olan sanık, kendisinin kimliğini kullanarak (onun görevinde çalıştığını söyleyerek) suçu işlemiş olabileceğinden şüphelendiği kişileri dosyaya bildirmeli mi? (Sanık suçu kimin işlemiş olabileceğinden kesin emin değil; ancak bir takım tahminler yürütebiliyor. Bununla birlikte kimseye iftira atmak ve kişisel ilişkilerini bozmak da istemiyor.)

Cevaplar için şimdiden teşekkürler...