Mesajı Okuyun
Old 17-03-2019, 19:47   #2
moltisanti

 
Varsayılan

Meslektaşım,

"Dava dosyasını inceleyen Yargıtay 2. Hukuk Dairesi emsal nitelikte bir karara imza attı. Mahkemenin boşanma sebebi olarak saydığı 'eşten habersiz kredi çekmenin güven sarsıcı davranış olduğuna dikkat çekilen Yargıtay kararında şöyle denildi:

"Boşanma sebebiyle manevi tazminata hükmedilmesi için, tazminat talep eden tarafın kusursuz veya az kusurlu olmasının yanında, boşanmaya sebep olan olayların kişilik haklarına saldırı niteliğinde olması da gerekir. Somut olayda, davalı erkeğin eşinden habersiz kredi çekmek suretiyle güven sarsıcı davranışta bulunduğu anlaşılmaktadır. Mahkemece erkeğe yüklenen hakaret ve aşağılama eylemlerine yönelik tanık beyanlarının duyuma dayalı olduğu, yine mahkemece erkeğe yüklenen diğer kusurlu davranışların ise evlilik birliğinin devam etmiş olması nedeniyle affedildiği veya en azından hoş görüldüğü, bu nedenle de bu eylemlerin erkeğe kusur olarak yüklenemeyeceği anlaşılmaktadır. Davalı erkeğin boşanmaya sebep olan olaylarda davacı kadının kişilik haklarına saldırı niteliğinde bir kusuru ispatlanamamıştır. Gerçekleşen bu durum karşısında kadının manevi tazminat talebinin reddedilmesi gerekir. Yetersiz gerekçeyle davacı kadın yararına tazminata hükmedilmesi bozmayı gerektirmiştir."" https://www.hukukihaber.net/gundem/esten-gizli-kredi-cekmek-bosanma-sebebi-sayildi-h288089.html?fbclid=IwAR26PgQdQnM_aoBlAGTgUmxgCJp9 Bk4tiv0VHU9GPmPKc0CjZwsG2CCy7m4

Linkini yukarıda paylaştığım haberden de görüleceği üzere yüksek mahkeme bu tarz vakıaları "güven sarsıcı olay" olarak yorumlayabiliyor. Nacizane somut olayınızda vakıanın müvekkiliniz tarafından sineye çekilip çekilmediği ya da zımnen kabul edilip edilmediği yönünden incelemenizi tavsiye ederim.