KANUN YARARINA BOZMA ( HUMK 427/6,7 )
Kesin kararlara karşı Yargıtay C.Başsavcısının başvurabileceği istisnai ve kendisine özgü temyiz yoluna kanun yararına temyiz denir.
Yargıtay C.Başsavcısı tarafından kanun yararına temyiz edilebilecek olan kesin nihai kararlar 2 çeşittir (HUMK 427/6) :
1- Verildikleri anda kesin olan (temyizi kabil olmayan) hükümler
2- Aslında temyiz edilebilen (temyizi kabil olan) ve fakat taraflardan hiç birinin süresi
içinde temyiz yoluna başvurmamış olması nedeniyle kesinleşmiş bulunan hükümler
Her iki halde de hüküm Yargıtay’ın denetiminden geçmemiştir. Bu hükümler verilirken, hukuk kuralları yanlış uygulanmıştır. Bu hallerde, hukukun yanlış uygulandığını tespit edip, mahkemelerin bundan sonraki benzer olaylarda aynı yanlışı yapmalarını önlemek için bu gibi hükümler C.Başsavcılığı’nın kanun yararına temyizi üzerine Yargıtay tarafından incelenir. Yargıtay, gerçekten hukukun yanlış uygulanmış olduğu kanısına varırsa, hükmü kanun yararına bozar. Bu bozma kararı RG’de yayınlanarak, kanunların yurdun her yerinde aynı şekilde uygulanması sağlanır.
Yargıtay C.Başsavcısı Adalet Bakanlığı’nın göstereceği gerek üzerine, bir kararı kanun yararına temyiz eder (427/6). Bunun için belli bir temyiz süresi yoktur.
Kanun yararına temyiz isteği Yargıtay’ca yerinde görüldüğü taktirde, hüküm kanun yararına bozulur (427/8). Kanun yararına bozma üzerine, mahkeme tekrar yargılama yapamaz ve bozmaya uygun olarak yeni bir hüküm veremez; verirse, bu hüküm geçersizdir. Mahkeme, kanun yararına bozma kararına karşı direnme kararı da veremez.
Şu halde mahkeme, kanun yararına bozma kararı üzerine hiçbir işlem yapamaz. Çünkü, kanun yararına bozma hükmün hukuki sonuçlarını kaldırmaz (427/7,c.2)
Yargıtay, kanun yararına bozma kararının bir örneğini Adalet Bakanlığı’na gönderir. Adalet Bakanlığı bu kararı RG’de yayımlatır (427/8)
Yargıtay, Başsavcının kanun yararına temyiz talebini reddederse, Başsavcı bu ret kararına karşı karar düzeltme yoluna başvuramaz.