Mesajı Okuyun
Old 30-03-2009, 16:25   #18
Tuğçe AYMEN

 
Varsayılan

“Harç ödemeden karar alabilmek” ile ilgili olarak açılan bu foruma katkıda bulunmak amacı ile İzmir 4. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin bu konuya ilişkin aşağıdaki kararını sizlerle paylaşmak istiyorum.

T.C.
İZMİR
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

Esas No: 2005/89
Karar No: 2006/358
DURUŞMA DIŞI KARAR

BAŞKAN : ………
ÜYE : …….
ÜYE :…………
KÂTİP :………..
DAVALI :…………. LTD. ŞTİ.
VEKİLİ :AV. ……

Davalı ……... Ltd. Şti. vekili mahkememize verdiği 21.11.2008 havale tarihli dilekçesi ile bakiye karar harcı alınmaksızın karar suretinin tebliğini istediği anlaşılmakla, dosya ve ekleri incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Harç ödemeden mahkeme ilamından suret isteyen davalı tarafın, ilama göre harçtan sorumlu olmaması sebebiyle, davalının talebinin; Harçlar kanununun 28/A maddesi ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin Ülger (Türkiye) davasında 26.06.2007 tarihinde verdiği karar çerçevesinde ve de Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 6. maddesi ve ek 1 protokolün 1. maddesi kapsamında değerlendirilmesi gerekir.
Kararın bir suretinin harçtan muaf olan talepçiye verilmemesi veya ödemekle yükümlü olmadığı karar harcını ödemekle karşı karşıya bırakılması ilgilinin üzerine aşırı bir yük oluşturacağından ve mahkemeye erişim hakkının özünü zedeleyeceğinden Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 6. maddesine aykırılık teşkil edeceği gibi ek 1 protokolün 1. maddesine göre de mülkiyetin çekişmesiz kullanılmasına engel teşkil edecektir.
Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin Türkiye Cumhuriyeti tarafından onaylanması ile birlikte sözleşme hükümlerinin iç hukuk mevzuatı gibi uygulanması gerçeği karşısında talebin kabulü ile ilamın …... Ltd. Şti. vekiline harç alınmaksızın tebliğine,
Dair dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliği ile karar verildi.
31. 12. 2008


Bu kararın yanı sıra Hukuk Muhakemeleri Kanunu Tasarısı’nda da bu konuya ilişkin bir düzenleme mevcuttur. Nitekim tasarının 306. maddesinde:
İlam almak isteyen taraf, karar ve ilam harcından ancak, hüküm sonunda kendisine yüklenmiş olan kısmı öder. Diğer tarafın, ödemekle yükümlü olduğu harcın tahsil edilememiş olması ilamın verilmesine engel olmaz.” Denilmiştir. Dolayısıyla bu konunun AİHM’nin verdiği kararın ötesinde kanunlaşacağını da belirtmek gerekir.