Mesajı Okuyun
Old 06-04-2009, 00:23   #12
Av. Can DOĞANEL

 
Varsayılan

@Gemici: Uygulama bu yönde gerçekten ve doğru anlamışsınız.

Ancak Türkiye'de olabilecek bir durum olduğundan dışarıda yaşayan biri olarak olayı hayretle karşılamakta çok haklısınız. Uygulamayı ben de saçma ve adaletsiz buluyorum. Hukuk kuralları ile sabitlenmiş bir konuda daha ağır tabir kullanamıyorum. 10.000TL alacağı olan bir kişi bu alacağını tahsil için bir Avukata vekaletname verir ise daha ilk adımda alacağının yaklaşık 1.000TL sinden vazgeçmek durumundadır. Çünkü bu Avukatına ödemek zorunda olduğu tutardır. Onun alacağı artık 9000TL'dir. Alacağını geç alacak olmasından kaynaklanan diğer zararlarına bir de bu 1.000TL'lik kesintiyi ekleyecektir ve bu zararını karşılayabileceği bir sigorta vs. de yoktur. Çünkü kendisini yargıya başvuracak duruma düşürdüğü, ticaret yaptığı...vs. için suçludur. Bu konuda munzam zarar davası açılması da mümkün değildir. Zaten açılabilse bile bir de onun vekalet ücreti meselesi olacaktır. O davanın sonunda munzam zarar davası için verdiği vekalet ücreti için bir munzam zarar davası daha açmalıdır ki bu döngü sonsuza kadar gider.
Bunun adil olduğuna beni hiç kimse ikna edemez. Düzenleme Bir zamanlar TBMM'de Avukatların hatırı sayılır ağırlıkta olduğu dönemde yapılmış "kıyak" tabir edilebilecek bir düzenlemedir. Ancak bu kıyak günümüzde Avukatları vatandaşla karşı karşıya getirir hale gelmiştir.
Bu konuda verilmiş bir Anayasa Mahkemesi Kararı da mevcut maalesef. (Emekliliklerinde Avukatlık yapmayı düşünüyor olmalılar. Bu konunun tartışıldığı foruma bir argüman ) Umarım 10 yıl süre dolar da biri tekrar aynı hükmü Anayasa Mahkemesine götürür ya da bu gayri adil durumun telafisi için Avukat Meslek Örgütü (Kavili beni andı herhalde ) yasama meclisine baskı yapıp bu garabeti düzeltir.