Mesajı Okuyun
Old 09-03-2007, 13:57   #2
ege

 
Varsayılan

Merhaba,

Öfkenizi anlıyorum.
Yakın ilçelerin birinde şöyle bir şeye tanık olmuştum; reçete ile satılması gerekli ilaçları tek tek eline alıp hastanın başına koyup "trans" haline geçip o ilacın hastaya yararlı olup olmayacağına karar veren bir"alternatif tıp uzmanı" görmüştüm.
dehşete düştüm tabi..
Daha sonra aynı kadının reçeteli ilaçlardan vazgeçip doğal vitamin tabletleriyle halen devam ettiğini öğrendim.

"Uzman" kişi uzun süre Rusya ve Almanya'da Beden Enerjisi konusunda eğitim aldığını söylemişti.
İşin ilginç yanı randevu ile gidilebilen bu kişiden; son derece aklıbaşında arkadaşlarımın bile gerçekten çok fayda gördüklerini belirtmeleriydi.

Çocukluğumda babaannem köyün birinde yaşayan yaşlı bir adama "parpı"lanmaya giderdi.
(yanlış söylemedim umarım).
Ben çocuk halimle hatırlıyorum, üzerine siyah bir örtü koyup demir bir bıçağı da vucudunun belli yerlerine koyardı(bu beni çok korkuyordu )
ve döndüğünde ,babannem en az 10 gün boyunca mayalı hiç bir şey yemiyor, tuz yemiyor,çok az şekerli komposto içiyor ve sadece haşlanmış ot ve sebze yiyordu.

Sanırım bu perhiz onun tansiyonu için de çok iyi geliyordu ve babaannnem hayatından memnun bir kadın haline geliyordu o yaşlı adama övgüler göndererek.

Biraz farklı pencereden baktığımızda ise aslında,düşünce gücünün öneminin tıp doktorları da farkında olduğunu görüyoruz. Hastanın kendisiyle olan iletişimi iyileşmesinde çok önemli bir kıstas.Özellikle kanser hastaları için mücadele eğitimlerinde hep bu var.

Almanya'da alternatif Tıp'ın yüksek öğrenim içine alındığını,
Amerika 'da ise parapsikoloji ninde artık pozitif bilim sayıldığını okumuştum.

Toplumuzda inanç geleneklerinin devam ettiğini de unutmamak gerek. Bir yandan yoga,meditasyon reiki gibi uzak doğu kökenli yeni öğrenilen çalışmalar geliyorken öte yandan da muskalar, parpılar, nazarlıklar tüm hızıyla devam ediyor.
Üstelik bize göre daha gelişmiş kabul ettiğimiz ülkelerde alternatif tıp alanlarının kabul görmüşlüğü de bu sempatiyi arttıyor.

Benim düşünceme göre sizin önerdiğiniz gibi "hemen cezalandıralım" kısmı sonuçsuz bir girişim olacak.
İnsan vucuda yapılan her türlü girişimi (dövme de dahil olmak üzere, ve akupunktur vs. gibi)denetim altına almak gerekli.
örneğin akupunktur gibi bir girişimi reddetmektense ,
kabullenip insan sağlığı açısından denetimini sıkı bir şekilde yapmak daha yararlı olacaktır.

saygılar.