Mesajı Okuyun
Old 23-07-2008, 15:18   #9
av.d.d

 
Varsayılan

KARAR METNİ:
YARGITAY İLAMI

Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarda gün numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak gereği görüşülüp düşünüldü.

Mirasçılık ve mirasın geçişi, miras bırakanın ölümü gününde yürürlükte olan hükümlere göre belirlenir.

1- Davacı, dava dilekçesinde; murisin sağlığında davalılara satış suretiyle yaptığı temliklerin muvazaalı olduğunu mirasçılardan mal kaçırmak amacıyla yapıldığını ileri sürerek davalılar adına olan tapu kayıtlarının miras payı oranında iptali ile adına tescilini istemiş; sonradan 02.11.2004 gününde verdiği dilekçesi ile; murisin davalılara yaptığı temliklerle, tasarruf nisabını aşarak saklı payına el attığını belirterek dava dilekçesindeki talebini islah ederek tenkis isteğine dönüştürmüştür.(HUMK. md.83 - 90)

Mahkeme; islah gününe göre tenkis davasının zamanaşımına uğradığını belirterek davacı Miyase'nin davasını reddetmiştir. İslah edilen dava yeni bir dava olmayıp, islahtan önceki (ilk) davanın devamı niteliğindedir. İslah edilen dava, islah edilmiş şekliyle ilk dava tarihinde açılmış sayılır. İslah edilen davanın tabi olduğu zaman aşımı da (TKM. 513) bu tarihte kesilmiş olur. Bu sebeple dava süresi ilk dava ile muhafaza edilmiş olacağından zaman aşımı süresinin hesabında ıslah tarihinin değil ilk dava tarihinin esas alınması gerekir.(HGK.nun 30.1.2002 tarih 2002/2-63 esas, 2002/23 karar, 3.7.2002 tarih 2002/9-564 esas 2002/572 karar, 2. H.D'nin 14.01.2004 gün 2003/16376 esas, 2004/247 karar) Miras bırakan 8.9.1989'da ölmüş davacı Miyase'de davasını 13.10.1989'da açmıştır. Dava süresindedir. Bu yön nazara alınmadan işin esasını incelemesi gerekirken, islahla tenkis davasına dönüştürülmüş olan davanın süre yönünden reddedilmesi usul ve kanuna aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.

2- Kabule göre de:

Türk Yasası Medenisinin 513. maddesinde yeralan süre zaman aşımı süresidir. Hakdüşürücü süre kabul edilmesi de hatalıdır.

SONUÇ: Hükmün yukarda 1. bentte gösterilen nedenle temyiz eden davacı yönünden BOZULMASINA, temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 tarih içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oyçokluğuyla karar verildi. 14.11.2006 Salı

MUHALEFET ŞERHİ

Davacı, 13.10.1989 gününde açmış olduğu tapu iptali ve tescil davasının aradan 15 sene geçtikten sonra 2.11.2004 gününde islah ederek tenkise dönüştürmüştür. Dava tamamıyla ıslah edilmiştir.

Davanın tamamının ıslah edilmesi halinde, dava dilekçesi dahil tüm usulü işlemler yapılmamış sayılır. (HUMK. 87/1) Ancak islahın; ikrara (HUMK.236) keşfe (HUMK.363-366) Bilirkişi raporlarına (HUMK.275), tanık sözlerine (HUMK.245) etkisi yoktur. Bunların istisnalar olduğu da Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 87. maddesinde gösterilmiştir. Taraflar kendi usulü işlemlerini ıslah edebilirler. Mahkemenin ve karşı tarafın işlemleri islahın konusu dışındadır.

Dava tümüyle ıslah edilip, tenkise dönüştürüldüğüne göre, tenkis davası tapu iptali davasının açıldığı 13.10.1989 gününde açılmış sayılır. Bir davanın açılması halinde zaman aşımı kesilir. (BK. 133/2) Ancak zaman aşımı kesilince, kesilmeden başlayarak yeni zaman aşımı işlemeye başlar. (BK. 135/1) Dava devam ederken kesilmiş olan zamanaşımı, davanın devamı süresince taraflardan birinin yargılamaya ait her işleminden, hakimin her emir ve kararından itibaren yeniden işlemeye başlar. (BK. 136/136/1) Tapu iptal davasının açıldığı 13.10.1989'da tenkise ait zaman aşımı da kesilmiştir. Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 87. maddesine göre ıslah günü 2.11.2004'e kadar davacının yargılamaya ait bütün usulü işlemleri yapılmamış sayıldığına göre tenkise ait zaman aşımı ıslah tarihine kadar kesintisiz olarak devam etmiştir.

743 s. Türk Yasası Medenisinin 513. maddesi tenkis davasının, mirasçıların saklı paylarına tecavüz edildiğini öğrendikleri günden itibaren bir sene içinde açılabileceğini hükme bağlamıştır. Davanın açıldığı tarihle ıslah tarihi arasında bir senelik zaman aşımı geçmiştir. Çoğunluğun kararında örnek olarak gösterilen Hukuk Genel Kurulunun 30.1.2002 tarih ve 2002/2-63 sayılı, 13.07.2002 tarih 2002/9-564 ve Dairemizin 14.01.2004 tarih 2003/16376 s. kararlarından Borçlar Kanununun 133, 135 ve 136. maddeleri de belki de dava tarihiyle ıslah tarihi arasında davaya ait zaman aşımı süresi dolmadığı düşüncesiyle tartışılmamıştır. Mahkemece davanın zaman aşımı nedeniyle reddedilmesi doğrudur. Bu sebeple değerli çoğunluğun bozma kararına iştirak edilmemiştir.

Kaynak : Corpus Arşiv

[Copyright © CD MEDYA YAZILIM - Corpus™ Mevzuat ve İçtihat Programı]