Mesajı Okuyun
Old 07-08-2018, 08:35   #2
Av. Alper

 
Varsayılan

"Paydaşlığın (ortaklığın) giderilmesi davaları, paylı mülkiyet veya elbirliği mülkiyetine konu taşınır veya taşınmaz mallarda paydaşlar (ortaklar) arasında mevcut birlikte mülkiyet ilişkisini sona erdirip ferdi mülkiyete geçmeyi sağlayan, iki taraflı, tarafları için benzer sonuçlar doğuran davalardır."

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi, Tarih: 29.5.2014, 2015/16059 Esas, 2017/6507 Karar.

Kararın Tümü;

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi
Esas:2015/16059
Karar:2017/6507
Tarih:29.5.2014

Mahkemesi: Sulh Hukuk Mahkemesi

Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 29.05.2014 gününde verilen dilekçe ile ortaklığın giderilmesi talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 05.12.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:

K A R A R

Dava, ortaklığın giderilmesi istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kabulü ile dava konusu taşınmazlardaki ortaklığın satış suretiyle giderilmesine karar verilmiştir.
Hükmü, davalı ... temyiz etmiştir.

Paydaşlığın (ortaklığın) giderilmesi davaları, paylı mülkiyet veya elbirliği mülkiyetine konu taşınır veya taşınmaz mallarda paydaşlar (ortaklar) arasında mevcut birlikte mülkiyet ilişkisini sona erdirip ferdi mülkiyete geçmeyi sağlayan, iki taraflı, tarafları için benzer sonuçlar doğuran davalardır.

Paydaşlığın giderilmesi davasını paydaşlardan biri veya birkaçı diğer paydaşlara karşı açar. HMK'nın 27. maddesi uyarınca davada bütün paydaşların yer alması zorunludur. Paydaşlardan veya ortaklardan birinin ölümü halinde alınacak mirasçılık belgesine göre mirasçılarının davaya katılmaları sağlandıktan sonra işin esasının incelenmesi gerekir.

Somut olaya gelince, ... Sulh Hukuk Mahkemesinin 17.05.2006 tarih 2006/79 Esas 2006/77 Karar sayılı mirasçılık belgesine göre, kayıt maliki Muris ... 'ün mirasçıları olarak davanın tarafları ... ve ... gösterilmiş ise de, dosya kapsamında yer alan Muris ... 'e ait Nüfus kaydı incelendiğinde; ... 'ün... den olma... ve ... isimli iki çocuğunun daha bulunduğu, bu çocuklarının mirasçılık belgesinde mirasçı olarak gözükmedikleri gibi davada da taraf olarak gösterilmedikleri anlaşılmıştır. Mahkemece; Mirasçılık Belgesi ile Nüfus kaydı arasında çelişki olduğu için bu çelişkinin giderilmesi, mirasçılık belgesinin nüfus kaydına uygun hale getirilmesi, gerekirse davacıya mirasçılık belgesinin iptali ve yeni mirasçılık belgesinin temini için süre verilmesi, adı geçen paydaşın tüm mirasçılarının davaya katılımlarının sağlanması daha sonra işin esası hakkında bir karar verilmesi gerekirken, taraf teşkili sağlanmaksızın yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir.

SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre davalı ...'ün sair diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, 18.09.2017 tarihinde oybirliği ile karar verildi.