Mesajı Okuyun
Old 02-09-2007, 15:03   #1
avukatmsd

 
Rahatsiz şifahi kira sözleşmesi yüzünden kira ödemeyen kiracı

Öncelikle bütün meslektaşlarıma saygılarımı sunuyorum. Forum içinde çok arama yaptım ancak tam olarak net bir yanıt alamadım o yüzden içinde bulunduğum hukuki sorunu siz değerli meslektaşlarımın bilgilerine sunmak istedim.


Sorum şu:
1.) Şifahi ve başlangıç tarihi tam olarak belli olmayan 15-16 senelik bir kira sözleşmesi var.
2.) Kiracı 13 aydır kirasını ödemiyordu. Bende ödenmeyen kira alacaklarının tahsili için icra takibi açtım ve 30 gün süreli ödeme emrini gönderdim.
3.) Ödeme emrini tebellüğ eden borçlu kiracı hemen bir meslektaşımızın yanına koşmuş ve ben bu parayı nasıl ederimde ödemem diyerek akıl almış.
4.) Sağ olsun meslektaşımızda yol göstermiş. Bizim borçlu önce süresi içinde gidip icra dosyasına kısmi itiraz etmiş. Benim kira bedelim 12 YTL dir. 12 YTL üzerinde birikmiş kira borcumu ve vekalet ücretini dosyaya yatırıyorum bakiye alacağa da itiraz ediyorum demiş. İcra Müdürü de doğal olarak takibin bakiye alacak üzerinde durdurulmasına karar vermiş.
5.) Birde müvekkil adına postaneden 5 aylık kira bedeli karşılığı 60 YTL havale çıkarmış.
6.) Bu aşamada elimizde yazılı bir sözleşme olmadığı için ve daha önceki kiralar elden alındığı, dolayısıyla banka dekontu da olmadığı için İtirazın Kaldırılması yoluna gidemiyorum.
7.) İtirazın İptalini desek .Yazılı belge olmadığı için aynı ispat sorununu burada da yaşarım.Gerçi kiracı itiraz dilekçesinde kira sözleşmesini kabul etmiş ancak kira bedeline itiraz etmiş. İtirazın İptali davasında kira bedelini ispat külfeti bana düşecek. Eğer kira bedelini ispatlayabilsem o zaman kiraların ödendiğini ispat külfeti kiracıya düşecek ama…?
8.) Bir yıllık kira bedeli toplamı tanık dinletmeme de engel oluyor. Bu durumda tek yol karşı tarafa yemin teklif etmek olacak ama gel görelim kanunlarımız düzenlenirken herkesin dürüstlük kuralına riayet edeceğini borçluda olsa yalan söylemeyeceğini öngörerek düzenlenmiştir. Oysa ki bizim borçlu daha baştan yalana sığınmış. Bu yalanını hiç çekinmeden, hakim huzurunda, üstelik büyük bir gururla devam ettireceğinden eminim.
9.) Ben bu mesleği hakkı olanın hakkını almak için yapan bir hukukçu olarak o adamın o evde haksız yere oturmasını hazmedemiyorum. Şu aralar Kira Tespiti yada Uyarlama davalarını araştırıyorum. Eğer şartları uyarsa bu iki davadan birisiyle rahatsızlık vereceğim borçluya. Bu iki davadan hangisi şartlarıma uyuyor bilmiyorum bu konuda da yardımınızı istiyorum. Kira sözleşmesinin başlangıç tarihinin tam olarak belli olmaması muhtemelen bu davalarda bana sorun teşkil edecektir. Siz olsaydınız nasıl bir hukuki yol izlerdiniz.

Bilgi görüş ve tecrübelerinizi benimle paylaşacağınız için şimdiden hepinize teşekkür ederim