Mesajı Okuyun
Old 08-11-2006, 23:50   #12
Gemici

 
Varsayılan

17. 11. 2004 tarihinde Düsseldorf Sulh Mahkemesi 77 yaşındaki bir Türk’ü (Türkiye’den getirtilmiş bir sünnetçi olsa gerek) kasten yaralama suçundan 2.100.- Euro para cezası ile cezalandırıyor. Kendisine isnat edilen suç ‘müsaadesi olmadan sünnet’. Sünnetçi o zamana kadar 7 ile 14 yaş arası birçok çocuğu sünnet etmiş. Hakim cezanın düşüklüğünü sünnetçinin iyi niyetle hareket etmiş olması ile açıklıyor. Sünnet müsaadesi sadece dortorlara ve bir koşulla veriliyor: sünnet olmamak sağlığa zararlı ise. Tıbbi indikasyon dışındaki sünnet yaralama suçunu oluşturuyor. Dönelim olayımıza, sünnetçi verilen cezayı kabul etmiyor ve istinaf mahkemesi olan Düsseldorf Asliye Mahkemesi’ne başvuruyor. İstinaf mahkemesi 16.10.2006 tarihinde verilen cezayı, sünnetçi mahkemeye gelmediği için onayladı.

Genelde Sünnet:

Sünnetin uzun bir tarihi geçmişi var. İlk bulgular milattan 2420 yıl öncesine ve Eski Msırılılar’a ait. Araştırmalar 70 li senelere kadar Amerika’da yeni doğan çocukların yüzde 90 ının sünnet edildiğini gösteriyor. Bu oran son zamanlarda bir gerileme kaydediyor. Dünya üzerindeki her dört erkekten birisinin sünnetli olduğu tahmin ediliyor. Kendisini sünnet ettiren genç erkeklerin sayıısı Avrupada son senelerde bir artış gösteriyor.
Sünnetin faydaları ve zararları konusunda birçok araştırmalar yapılmasına rağmen, batıda sünnet faydalıdır veya zararlıdır görüşlerinden hiçbirisinin diğerine bir göğüs farkı attığını söylemek mümkün değil.

Olası faydaları:
1. sünnetli penis daha temiz tutulabildiği için AİDS riski azalır,
2. Temizlenmek daha kolaydır,
3. Penis kanseri riski azalır

Zararları:
Sünnet tehlikeli bir operasyondur. Sünnet yaılırken yaralama ve ölüm tehlikesi vardır. Sayısız ölüm olayından bahsediliyor.

Sünnetin seksüel hayata faydalı ve zararlı etkilerinden hangilerinin ağır bastığı konusunda kesin bir bulgu yok.

Kadınların sünnet eilmelerine karşı olan guruplar şimdi de erkek çocukların sünnet edilmelerine karşı cephe açıyor. Gerekçe 'vücüt bütünlüğüne halel getirme'.

Bir sünnet sahnesinin tarihteki ilk temsilini milattan önce 2420 senesinden kalma bir Mısır Rölyef’inde görüyoruz. Mısırlılar onları aşağılamak ve hür insanlardan ayırmak için, kölelerini ve onların soyundan gelenleri sünnet ediyorlarmış. Diğer bir teoriye göre mısırlılar sünnette yılanı örnek alıyorlarmış. Yılan deri değiştirmekle yeniden doğmuş gibi oluyor. Sünnet olan kimsenin penisinin derisini kesip atmak o kimsenin ruhunu ölümsüzleştirir inanışa göre.

Saygılarımla