Mesajı Okuyun
Old 05-04-2007, 15:00   #2
Av.Ömer GÖKÇE

 
Varsayılan

Sn Kıray,
Çok önemli bir kararı paylaşmışsınız. Şahsıma ait ayıplı otomobilden kaynaklanan davada işbu kararı haftalarca aramıştım. Sırf bu karara ulaşmak için de Kazancı Mevzuat Programını almıştım. Bu HGK kararı özellikle ayıplı maldan dolayı sözleşmeden dönme ve ödenen bedelin iadesi konusunda önemli bir karar. Bu karardan sonra artık mahkemeler ayıplı maldan dolayı sözleşmeden dönme ve bedel iadesi içeren davalarda tüketicinin malı kullandığı sürelerle ilgili olarak bir kullanım bedeli tesbit ederek, malın bedelinden indirim yoluna gidemiyorlar. Ne kadar adil ayrı konu bu tartışılabilir ama çok önemli bir karar. Bu karardan sonra Yargıtay HD leri bu kararı örnek gösterek bozma yoluna gidiyorlar. Teşekkürler.

T.C.

YARGITAY

13. HUKUK DAİRESİ

E. 2006/6251

K. 2006/11865

T. 18.9.2006

• AYIPLI MALIN MİSLİYLE DEĞİŞTİRİLMESİ ( Davalıdan Satın Aldığı Aracın Ayıplı Olduğunu Belirterek Aracın Ayıpsız Olan Misliyle Değiştirilmesini Talep Ettiği Davada Fatura Bedelinin Tahsiline Karar Verilmesi Gereği )

• AYIPLI MALIN İADESİ DAVASI ( Fatura Bedelinin Tahsiline Karar Verilmesi Gereği )

• FATURA BEDELİNİN TAHSİLİ ( Ayıplı Malın İadesi Davasında Davacının Araç İçin Ödediği Bedelden Araçtan Yararlanma Bedeli Mahsup Edilerek Karar Verilmesi Usul ve Kanuna Aykırı Olduğu )

• YARARLANMA BEDELİ ( Davacının Araç İçin Ödediği Bedelden Araçtan Yararlanma Bedeli Mahsup Edilerek Karar Verilmesi Usul ve Kanuna Aykırı Olduğu )

4077/m.4


ÖZET : Davacının, davalıdan satın aldığı aracın ayıplı olduğunu belirterek, aracın ayıpsız olan misliyle değiştirilmesini talep ettiği davada, mahkemece, fatura bedelinin tahsiline karar verilmesi gerekirken, 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunda yararlanma bedelinin düşülmesi düzenlenmediği halde, davacının araç için ödediği bedelden araçtan yararlanma bedeli mahsup edilerek karar verilmesi usul ve kanuna aykırıdır.
DAVA : Taraflar arasındaki ayıplı malın iadesi davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün taraflar avukatı tarafından duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine temyiz dilekçesinin süresinde olduğu saptanarak dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : Davacı, davalıdan satın aldığı araçta gizli ayıp bulunduğunu öne sürerek, aracın yenisiyle değiştirilmesine karar verilmesini istemiştir.
Davalı, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, aracın davalıya iadesi şartıyla 36.000 YTL'nin tahsiline karar verilmiş; hüküm, her iki tarafça temyiz edilmiştir.
1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının tüm, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2- Davacı, davalıdan satın aldığı aracın ayıplı olduğunu belirterek, aracın ayıpsız olan misliyle değiştirilmesi için işbu davayı açmıştır. Bilirkişi raporunda, aracın ayıplı olduğu belirtilmiştir. Mahkemece araç için ödenen bedelden, yararlanma bedeli mahsup edilerek, 36.000 YTL'nin tahsiline, aracın davalıya iadesine karar verilmiştir. Gerek 4077 sayılı Kanunun ilk şeklinde, gerek 4822 sayılı Kanunla değiştirilmiş halinde, kullanım bedelinin düşülmesine yönelik bir hükme yer verilmemiştir. Yargıtay HGK'nın 2005/4-309, 2005/391 karar sayılı kararında da, bu husus açıkça belirtilmiştir. Bu durumda, mahkemece fatura bedeli olan 42.123.592.000.- liranın tahsiline karar verilmesi gerekirken, davacının araçtan yararlanma bedelinin mahsup edilmesi, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. SONUÇ : Birinci bentte açıklanan nedenlerle davalının tüm, davacının diğer temyiz itirazlarının reddine, ikinci bentte açıklanan nedenlerle temyiz edilen kararın davacı yararına ( BOZULMASINA ), 1.456,00 YTL kalan harcın davalıdan alınmasına, peşin alınan harcın istek halinde davacıya iadesine, 18.09.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi.