Mesajı Okuyun
Old 03-10-2006, 23:51   #1
Av.Selim HARTAVİ

 
Varsayılan Doğrudan Gelir Desteği

Yaklaşık 6000 dönüm araziye müşterek malik olan a, b, c, ve d şahısları 2000 yılından bu yana doğrudan gelir desteği başvurularında bulunmuş 4 şahıstan 3 ü doğrudan gelir desteğinden aşvuruları kabul edilmiş. Ancak a şahsı ölü olduğundan geride kalan mirasçıları arasında iştirak halinde mülkiyet ilişkisi söz konusu oldugundan dolayı doğrudan gelir desteğine başvuru yapamamışlardır. Burada iştirak halinde mülkiyet ilişkisine sahip mirasçıların kabul edilmemesi yasal prosedüre uygun. Ancak bu mirasçıların b,c ve d isimli şahısların aynı zamanda müşterekleri olduğu tartışmasızdır. Bu noktada b,c ve d şahısları doğrudan gelir desteğine başvuruda bulunurken a şahsının mirasçılarından herhangi bir muvafakat alma isteminde bulunmayarak doğrudan gelir desteği başvurularını bir şekilde yapmışlardır. Oysa tarım ve köy işleri bakanlığının doğrudan gelir desteğine yönelik çıkarmış olduğu ve adı geçen maddede sayılan belgeleri doğru ve tam bir şekilde teslim etmeyen kişilerin doğrudan gelir desteğinden faydalanamayacaklarını açıkça belirtmiştir.

Tebliğin 7/f-)bendine göre

madde 7/f-) tarım arazisi birden fazla kişiye ait ise, tarım arazisini hissedarlardan birinin kullanması durumunda, tapu sureti veya keşif raporu ile birlikte diğer hissedarlarla yapılmış muhtar onaylı muvafakatname-1 veya tarım arazisini işleyen hissedarın söz konusu muvafakatnameye sahip olmaması durumunda, vereceği noter onaylı tek taraflı taahhütname istenir. (birden fazla parselde hissesi olmakla birlikte rıza-i taksim neticesi belli parsellerde fiilen tarımsal faaliyette bulunan çiftçinin o parseller için muvafakatname-1 veya noter onaylı tek taraflı taahhütname ile müracaat etmesi esastır.) Denildiğine göre

yaklaşık 5 yıldır süre gelen bu durumda a şahsının mirasçılarının b,c ve d isimli şahıslara karşı takip edeceği hukuki ve cezai prosedür ne olmalıdır.
Saygılarımla
</ı>