Mesajı Okuyun
Old 08-02-2019, 17:45   #8
Av.Suat Ergin

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av. Mustafa B.
Merhabalar,

Fakat dilekçenize katılmakla birlikte, belirsiz alacak mı, kısmi dava mı yoksa tam eda davası mı olup olmadığının da belirtilmesi gerektiğini düşünüyorum.


Size katılıyorum. Ama çoğu mahkeme kendisi sormadığı gibi, benim gibi "Davacı ne davası açmış açık değil, açıklasın" itirazında bulunanların itirazını dikkate almayıp, eski usul karar vermektedir. O zaman HMK ile getirilen yeniliğe ne gerek vardı? En son dün iş davası duruşması vardı. Dilekçemde belirtmeme rağmen hakim davacıya(işveren) açıklattırmadı.

Daha ilginç olan ise 1 ay kadar önce biten bir davamızda davacı(bu da işveren), dava dilekçesinde "107/2 ve devam eden maddeleri gereği" demiş, biz "açık değil belirsiz alacak mı, kısmi dava mı?" diye yanıtladıktan sonra yine cevap vermemişler davayı ıslah etmiş ve "107/2 maddesi gereğince davamızı ıslah ediyoruz" demiş, biz de bu defa "belirsiz alacak davası açamaz, hukuki yararı yoktur" dedik. Yargıç hanım duruşmada bize "belirsiz alacak davası olduğunu nereden anladınız?" dedi. Biz de "107/2 madde ve fıkra belirsiz alacak davasına hasredilmiştir" dedik.

Ne mi oldu? Gerekçeli kararda tek bir kelime "belirsiz alacak" "kısmi dava" geçmemiş. 30 yıl öncenin kararını verdi.