Mesajı Okuyun
Old 10-07-2006, 20:04   #7
Brusk

 
Varsayılan

Değerli arkadaşlar dikkat edin; "hakkında salt müştekinin beyanından başkaca delil bulunmayan sanığa ceza verilmez." bu ifadelere benzer yüzlerce karar bulabilirsiniz yani yargıtay yıllardır şüpheden sanığın istifade etmesi gerektiğini belirtmektedir ve aleyhinde %100 delil bulunmayan sanık için mahkumiyet kararı verilmeyeceği gerek doktrinde ve gerek yargıtay içtihatlarında kökleşmiş bir kaide olsada peki buna uygulamada hiç dikkat ediliyormu sizce. hayır benim gözlemlediğim kanaate göre cezaların bir çoğu keyfi
Size başımdan geçen ve beni son derece sarsan bir olayı abartısız ve çok net bir şekilde anlatacağım. 1 hafta kadar önce Asliye ceza mahkemesinde duruşmamın sırasını bekliyorum aynı zamanda duruşmaları izliyorum o gün çoğunlukla elektrik hırsızlığı suçlarının yargıaması yapılmakta. huzurda bulunan sanığın aleyhine bir tutunak tutulmuş ve tutanak da sadece sayacın mühürünün kopuk olduğu yazılıdır. Başkaca hiçbir delil yok. Sanık 50 yaşında sabıkasız bir geçmişi var ve savunmasında ısrarla bu suçla ilgisinin olmadığını söylüyor. TEdaşın artık otomotlaşmış bir zabıt mümzisi var sözde bilirkişi mütala verilor sayacın mühürünün kopuk olması kaçak kullandığını gösterir diyor ve mahkeme sadece buunla yetinerek adama cezayı veriyor. işte türkiyede adalet bu...ben kesinlikle o sanığın müsnet suçu işlediğine inanmadım. en azından yapılması gereken sayaç sökülerek bakım istasyonuna gönderilebilirdi, her mühürü kopuk sayaç kaçak kullanıyor anlamına gelmez...ayrıca haksız yere hırsızlık gibi yüz kızartıcı bir suçtan bir masumu cezalandırmanın da günahı vebali ne kadar ağırdır tahmin edebilirsiniz? Sonuç olarak şunu söyleyebilirim ceza yargılamasında yargıtay içtihatlarının dikkate alınma şansı ve hükmü etkileme kuvveti son derece zayıftır.