Mesajı Okuyun
Old 20-11-2006, 19:12   #6
ibreti

 
Varsayılan

İşe yarayacağı düşüncesi ile belirtmekte fayda buluyorum;

Kira sözleşmelerinde ele alınan kefalet ADİ KEFALET niteliğinde olduğundan kefilin asıl borçlu ile birlikte MÜŞTEREK KEFİL VE MÜTESELSİL BORÇLU SIFATI İLE BORÇLU OLDUĞU kararlaştırılmadıkça ASIL BORÇLU HAKKINDA ACİZ VESİKASI ALINMADAN KEFİL ALEYHİNDE takipte bulunulamaz.
---
T.C.
YARGITAY
6. HUKUK DAİRESİ
E. 2005/5082
K. 2005/6635
T. 27.6.2005
• KİRA ALACAĞI İÇİN BAŞLATILAN TAKİP ( İtirazın Kaldırılması - Borçlu İflas Etmedikçe Veya Hakkındaki Takip Sonuçsuz Kalmadıkça Adi Kefile Müracaat Edilemeyeceği )
• ADİ KEFALET ( Borçlu İflas Etmedikçe Veya Hakkındaki Takip Sonuçsuz Kalmadıkça Müracaat Edilemeyeceği - Kira Alacağının Tahsili İçin Başlatılan İcra Takibi )
• KEFİL ALEYHİNE İCRA TAKİBİ ( Borçlu İflas Etmedikçe Veya Hakkındaki Takip Sonuçsuz Kalmadıkça Adi Kefile Müracaat Edilemeyeceği )
818/m. 486
ÖZET : Dava, kira alacağının tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın kaldırılması talebine ilişkindir. Davaya dayanak kira sözleşmesindeki kefalet adi kefalet niteliğindedir. Kiralayanın adi kefile müracaat edebilmesi için borçlunun iflas etmesi veya hakkındaki icra takibinin sonuçsuz kalması ya da borçlu hakkında Türkiye'de tahkikat icrasının imkansız hale gelmesi gerekir. Açıklanan koşullar oluşmadığı halde kefil aleyhinde icra takibi yapılıp bilahare dava açıldığından kefil hakkındaki davanın reddi gerekir.

DAVA : İcra mahkemesince verilmiş bulunan karar borçlular tarafından süresi içinde duruşmalı olarak temyiz edilmiş ancak işin niteliğine göre duruşmaya tabi olmadığından dosyadaki bütün kağıtlar okunup, gereği görüşülüp düşünüldü:

KARAR : Uyuşmazlık, kira parasının tahsiline yönelik icra takibine yapılan itirazın kaldırılması ve icra inkar tazminatının tahsiline ilişkindir. Mahkemece istemin kısmen kabulü ile itirazın 45.832.000.000.- TL asıl alacak ve 15.332.800.000.-TL işlemiş faizi yönünden kaldırılmasına ve asıl alacak üzerinden hesaplanan 18.332.800.000.-TL icra inkar tazminatının tahsiline karar verilmiş, karar borçlular vekili tarafından temyiz edilmiştir.

1- Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, temyiz olunan kararda yazılı gerekçelere göre temyiz eden borçlular vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.

2- Borçlular vekilinin kefile ilişkin temyiz itirazlarına gelince;

Takibe ve davaya dayanak yapılan ve karara esas alınan 10.05.2001 başlangıç tarihli ve üç yıl süreli kira sözleşmesi konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmamaktadır. Bu sözleşme ile alacaklı kiralananı borçlu şirkete kiralamış, sözleşmeyi borçlu A. kefil sıfatı ile imzalamıştır. Alacaklı Kartal 3. İcra Müdürlüğü'nün 2004/1415 sayılı dosyası ile 10.05.2002-22.03.2004 arası kira parası ve işlemiş faizinin tahsili için borçlular hakkında icra takibi yapmış, borçlular süresinde verdikleri itiraz dilekçeleriyle borçlarının bulunmadığını belirterek itirazda bulunmuşlardır.

Sözleşmeye göre borçlu A'nın kira borcuna kefil olması Borçlar Kanunu' nun 486. maddesinde düzenlenen adi kefalet niteliğinde olup anılan madde hükmü gereğince alacaklı kiralayanın kefile yönelebilmesi için borçlunun iflas etmesi veya hakkında icra takip olunup da alacaklının kusuru olmaksızın takibin semeresiz kalması ya da borçlu hakkında Türkiye' de tahkikat icrasının imkansız hale gelmesi gerekir. Davada bu koşulların hiçbiri gerçekleşmemiştir. Alacaklı önce kiracıdan kira alacaklarını istemeden veya hakkındaki takip sonuçsuz kalmadan borçlu kiracı ile birlikte kefil hakkında da icra takibi yapıp dava açtığından kefil hakkındaki istemin reddi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi isabetsiz olup bozmayı gerektirmiştir.

SONUÇ : Yukarda ( 1 ) no'lu bentte yazılı nedenlerle borçlu şirket hakkındaki kararın ONANMASINA, yukarda ( 2 ) no'lu bentte yazılı nedenlerle kefil borçlu hakkındaki kararın BOZULMASINA, onanan kısım için temyiz harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına mahal olmadığına, 27.06.2005 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.