Mesajı Okuyun
Old 20-11-2006, 19:08   #5
ibreti

 
Varsayılan

Cevap 2)Kefilin sorumluluğunun kapsamı sözleşme ile açıkça belirlenmelidir. Sözleşmede elektrik, su vs. borçlardan sorumluluğu açıkça düzenlenmedi ise sorumlu tutmak mümkün değildir.
----------
T.C.
YARGITAY
13. HUKUK DAİRESİ
E. 2004/1406
K. 2004/8672
T. 3.6.2004
• ALACAK DAVASI ( Temerrüt Nedeniyle Tahliye Edilen Kiracı Ve Kefilin Üç Aylık Kira Parası Elektrik Ve Su Borçlarının Faizi İle Birlikte Ödemelerinin Talep Edilmesi )
• KEFİLİN SORUMLULUĞU ( Miktarın Muayyen Olması Gerektiğinden Ve Sözleşme Süresi Bittikten Sonraki Borçların Talep Edilememesi )
• YAZILI ŞEKİL ŞARTI ( Kefalet Sözleşmesinin Geçerlilik Şartı )
818/m.484,260
ÖZET : BK.nun 484. maddesi gereğince kefaletin geçerliliği kefaletin yazılı olmasına ve kefilin sorumlu olduğu miktarın açıkça belirlenmesi şartına bağlanmıştır. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kurulu 12.4.1944 tarih 14/13 numaralı İçtihadı Birleştirme Kararında da kefilin ödeyeceği muayyen bir miktarın gösterilmiş olmasını şart koşmuştur. Sözleşmenin birinci yılından sonraki dönemde kefilin üstleneceği kefalet miktarı sözleşmede belirtilmediği için kefalet 1 yıl süreyle geçerlidir. dönemden sonraki aylardaki kira paralarından sorumlu olmayacağı gibi asıl borçlunun tükettiği ve miktarı belirlenmeyen elektrik ve su tüketim borcundan kefilin sorumluluğunun kabulüne hukuken olanak yoktur.

DAVA : Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı Mehmet Evcimen avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşuldu düşünüldü:

KARAR : Davacılar, davalı Aslı Ateş'in kendilerine ait taşınmazda kiracı diğer davalının kefil olduğunu, temerrüt nedeniyle tahliye edildiğini, 3 aylık kira parası, elektrik ve su borçlarının ödenmediğini ileri sürerek 887.020.000 TL.nın faizi ile ödetilmesine karar verilmesini istemişlerdir.

Davalı Mehmet Evcimen kefil olarak sorumluluğunun bulunmadığını savunarak davanın reddini dilemiş, diğer davalı cevap vermemiştir.

Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalılardan Mehmet Evcimen tarafından temyiz edilmiştir.

1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.

2- Davacılar ile davalı Aslı Ateş arasında düzenlenen 20.1.2002 başlangıç tarihli ve 1 yıl süreli kira sözleşmesinde davalı Mehmet müteselsil kefildir. Taraflar arasındaki uyuşmazlık ise 2003 yılı Ocak, Şubat, Mart aylarına ilişkin kira bedelleri ile davalı kiracının tükettiği su ve elektrik borçlarından kaynaklanmaktadır. BK.nun 484. maddesi gereğince kefaletin geçerliliği kefaletin yazılı olmasına ve kefilin sorumlu olduğu miktarın açıkça belirlenmesi şartına bağlanmıştır. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kurulu 12.4.1944 tarih 14/13 numaralı İçtihadı Birleştirme Kararında da kefilin ödeyeceği muayyen bir miktarın gösterilmiş olmasını şart koşmuştur. Sözleşmenin birinci yılından sonraki dönemde kefilin üstleneceği kefalet miktarı sözleşmede belirtilmediği için kefalet 1 yıl süreyle geçerlidir. Hal böyle olunca sözleşmenin 6. maddesindeki özel koşullar yasanın ve İçtihadı Birleştirme Kararının açık hükmü karşısında geçersizdir. Bu itibarla kefilin sorumluluğu sözleşme süresinin son bulacağı 20.1.2003 tarihi ile sınırlıdır. Bu dönemden sonraki aylardaki kira paralarından sorumlu olmayacağı gibi asıl borçlunun tükettiği ve miktarı belirlenmeyen elektrik ve su tüketim borcundan kefilin sorumluluğunun kabulüne hukuken olanak yoktur.

Değinilen bu yön gözetilerek kefil hakkındaki davanın 2003 Ocak ayının 20'sine kadarki kira parasından sorumlu olacak şekildeki davanın kabulüne bunun dışındaki istek kalemleri hakkındaki davanın reddine karar verilmesi gerekirken değinilen bu yönün gözardı edilerek davanın kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, hükmün bozulmasını gerektirir.

SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün temyiz eden davalı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 3.6.2004 gününde oybirliğiyle karar verildi.