Alıntı: Yazan Mehmet Demirezen Sayın Meslektaşlarım olaya konu evrak renkli fotokopi bir doktor raporu.Müvekkil bir arkadaşından 3 günlük rapor bulmasını rica ediyor ancak arkadaşı bulamayınca kendisinide kırmamak adına renkli fotokopi bir sahte rapor düzenleyip müvekkile gönderiyor. Müvekkil raporu askerlik şubesinde bakaya kalmamak için kullanıyor. Müvekkil sahte resmi evrakı kullanarak suç işlemiş oluyormu?oluyorsa bu konuda kastın yokluğundan hareket edebilirsek sonuç alabilirmiyiz? Savunmayı ne yönde vermemizi tevsiye edersiniz? Yrgıtay yargılamamın adli mahkemelere ait olduğuna daha önce bi çok kez kara vermiş. Bu anlamada lehe bir durum söz konusu olabilirmi? Şimdiden tüm meslektaşlara teşekkürler?

Sayın Demirezen,

Bir doktor raporundan söz edip, resmi evrakta sahtecilik olur mu diye sorduğunuza göre; rapor Devlet Hastanesi vb. gibi bir yerden verilmiş gibi hazırlanmış demektir.

Resmi evrakta sahtecilikten yargılanmak için, resmi evrağı sanığın düzenlemesi gerekmemektedir. Eski TCK 346 ıncı maddede "Bilerek sahte evrağı kullanmak" suç sayılmış; yeni TCK'da da 204/1 e göre cezalandırılacağı öngörülmüştür.Müvekkiliniz bu belgenin sahte olduğunu biliyorsa yargılama bu minvalde yürütülecektir. Bilmiyorsa evrağı kendisine getiren yargılanacaktır.

Bildiğini ve raporun resmi hastane raporu gibi tanzim edildiğini varsayarsak; bu defa iğfal kabiliyetinin olup olmadığı önem arz edecektir. Bu durumda da belgenin ilk bakışta sahte olduğu anlaşılıyorsa; bu suçtan ceza tayinine gidilmeyecektir. Yargıtay, mevzuat ile ilgili resmi belgede bulunması gereken başlık, sayı,tarih, imza, mühür vs. gibi unsurların mevcut olup olmadığına bakılması gerektiğini, iğfal kabiliyeti bakımından gerekirse bilirkişi incelemesi yapılması gerektiğini belirlemiştir.Fotokopi dediğinize göre, imza da fotokopi mi? Yoksa fotokopinin üzerine atılmış bir imza var mı? Bu tür küçük ayrıntılar dava açısından önemli olacaktır.

Saygılarımla