Mesajı Okuyun
Old 12-03-2008, 23:56   #6
Av.Habibe YILMAZ KAYAR

 
Varsayılan

Sn.Katılımcı

Yasal düzenlemeler bazı özel durumlar hariç kadın ve erkek olarak ayrım yapılmadan oluşturulmaktadır.

Bu nedenle yasal düzenlemenin kendisinden daha çok hayatın içindeki eşitsizliklerden dolayı,olumsuz sonuçlardan kadınlar daha çok etkilenmektedirler.

Mesaj içeriğinden açıkça olmasa da anlaşılan konu;2002 yılı sonrasında edinilen malların boşanma sonrasındaki tasfiye davasına kadının eşinden daha çok emek harcayarak edindiği malda erkeklerin talepte bulunması adalete aykırı olarak değerlendirilmiş olmaktadır.

Bu değerlendirmeden çıkan sonuç,evlenmenin ve boşanmanın çok ciddi bir hukuksal yapı olduğudur.Bu nedenle evlilik öncesinde evlenecek kadınlar hangi mal rejiminin kendilerine uygun olacağı konusunda bilgi edinmelidirler.Ya da yasal mal rejiminde hangi durumda nelerle karşılaşacakları konusunda bilgi sahibi olmalıdırlar.

Örneğin yine yasal mal rejimine tabi olmaya devam edilebilir fakat,eşler, mal rejimi sözleşmesiyle, bir mesleğin icrası veya işletmenin faaliyeti sebebiyle doğan edinilmiş mallara dahil olması gereken malvarlığı değerlerinin kişisel mal sayılacağını kabul edebilirler.

Yine yasaya göre ;eşler, mal rejimi sözleşmesiyle kişisel malların gelirlerinin edinilmiş mallara dahil olmayacağını da kararlaştırabilirler.

Yasaya göre eşler her zaman yeni bir mal rejimi sözleşmesi yapabilirler.Mal rejimi sözleşmesi, noterde düzenleme veya onaylama şeklinde yapılır. Ancak, taraflar evlenme başvurusu sırasında hangi mal rejimini seçtiklerini yazılı olarak da bildirebilirler.


Kısacası sadece boşanırken değil,evlenmeden ve evlilik sırasında da bir avukattan yardım almak en sağlıklı yol olmaktadır.