Alıntı: Yazan Av.Evran KIRMIZI Eğer tespitiniz işçinin kabulüne bağlı olmadan net bir tespit ise o tarihten, yok işçinin kabulü ile faili tespit etmiş iseniz kabul tarihinden itibaren fesih sürenizin başlayacağını düşünüyorum. İkinci soruda Sayın Adli Tip'e katılmıyorum. Çünkü madde başlığı "derhal fesih hakkı" olup ilk fıkrası "bildirim süresini beklemeksizin feshedebilir" şeklindedir. Yani işçi yada işveren bu hakkını kullanmayıp bildirim öneli de verebilir. Bu nedenle fesih bildirimini altı günlük süre içinde yapıp fesih tarihini ihbar öneli kadar ileri bir tarih olarak belirleyebileceğiniz düşüncesindeyim.

Sayın Av. Evran Kırmızı ilk hususu benden daha net bir şekilde açıklamış. Kendisine katılıyorum.

İkinci husus ise, bence de tartışmaya değer bir konu. Ben, böyle bir durumda, işçinin bildirim sürelerine uyma yükümlülüğü olmayacağını düşünüyorum. Şayet işveren, haklı fesih hakkını kullanmayıp, geçerli fesih yaparsa ne ala.. Zira bu ihtimalde işçi kıdem tazminatı (da) alabilecektir. Ama diğer yanda, ben senin sözleşmeni haklı olarak tazminatsız feshediyorum dediğiniz işçiye, şu kadar daha çalış demek, bence işçinin kabulüyle mümkün olabilir ancak. Öte yandan, bu durum yasanın amacına ve ruhuna da aykırıdır: 25/II'deki fesih nedenleri, işverenden işçiyi çalıştırmasının bir gün dahi beklenemeyeceği, iş ilişkisinin bu derece sürdürülemez olduğu durumları belirtir. İşverenin güveni bu kadar sarsılmadıysa ve ihbar önelleri kadar daha birlikte çalışabilecektiyse, feshin 25/II'ye uygun olduğu tartışmalı olacaktır.

Saygılarımla,