Mesajı Okuyun
Old 07-06-2007, 17:23   #42
ALTINCABA

 
Varsayılan

Sevgili meslektaşlarım yılar yılı hep birlikte hareket fikrinden bahsedilir. oysa bizlerin seçtiği İllerde Baro Başkanlıkları ve genelde Türkiye Barolar Birliği bulunmaktadır. Bu meslekte bulunan herkes olmasada (ki bahsettiğiniz konular, aykırılıklar, masrafsız dava alımı, ceza evine telefonların vs sokulması bizim eserimizdir.)büyük bir çoğunluk meslekte saygının ve hürmetin azaldığından Avukatlık ücretinin bir şeref parası olmaktan çıkıp neredeyse müvekkilin yakasına yapışılarak alındığından bahseder. Sevgili üstatlarım yasa koyucular, komisyonlar denetleyiciler yıllar yılı hukukçu olmadımı. Biz beraber davranmaktan bahsederken mecliste bizleri unutanlar olmadımı. Kanunun sıkılaştırılması, uymayanların men edilmeye varacak şekilde cezalandırılmasının sağlanması, asgari ücret tarifesinin güncellenmesi ve sayın meslektaşımın konunun en başında söylediği gibi dekontun yatırılmadan verilen vekaletin geçerli olması gibi değişiklikler ancak ve ancak kanun değişiklikleri ile yapılır. mesleğin geleceğinin iyi yönde gelişmesi için barolar çay kahve partileri vermek yerine yönetim kurulları ile daha çok bastırmalı barolar birliği bu oluşumları desteklemeli gerekirse nelerin olması gerektiği ile ilgili memleketin her yerinden Avukat komisyonları kurulmalıdır. bizim dünyamız kurallar dünyasıdır. Varolmayan ama etik olan kurallara uyamadığımız artık bellidir. bu kaliteyi yakalayamadığımız ortadadır. 2007 itibari ile Herkes masrafsız iş almassa işler iyi olur gibi bir düşünce ütopyacılıktır. bir araya gelinmeli ve bu konu ile ilgili yasanın meclisten çıkması sağlanmalıdır. Doktorlar yürür öğretmenler yürür esnaf yürür işçiyürür ve hakkını gözetir. Meclisin büyük çoğunluğu işçi yahut öğretmen olsa her ilde kuruluşları ve Türkiye Barolar Birliği gibi bir kurumları olsa yasaları bizler kadar takip etseler ve anlasalar ve yasakoyucudan tutun denetimlere kadar her kademede kendi meslektaşları olsa kim bilir nerelerde olurlardı. hakkımızı aramaktan utanmamalıyız. Barolar birliği Türkiyenin hem siyasi hem hukuki hayatında daha büyük rol oynamalı ve oynamasını bilmelidir. işimizin kelimeler ile yapılması profesyönellik ve eğitim gerektirmediği anlamına gelmez. hangi kasap eli iyidir diye beyin cerrahı olmaya kalkar hangi bankacı matematik drsine hoca olur yada hangi matematik öğretmeni bankacılık yapabilir. malesef ilçelerde ilkokul mezunu arzuhalciler illerde katiplerden bozma arzuhalciler avukatlık hatta hakimlikle bilgilerini yarıştırırlar bu sorunlar birlik olmamamızdan olmuştur. oysa bir birliğimiz vardır ve bu birlik aktif değildir.