Mesajı Okuyun
Old 06-02-2007, 14:05   #2
ISIL YILMAZ

 
Varsayılan

T.C.
YARGITAY
2. HUKUK DAİRESİ
E. 1986/7913
K. 1986/10108
T. 17.11.1986
743/m.4
ÖZET : ( ...Şüphe yok ki, manevi tazminatın kapsam ve sınırı ile miktarının belirlenmesi Hakime tanınmış bir haktır. Ne var ki, takdir hakkının söz konusu olduğu bütün durumlarda olduğu gibi ku konuda da hakim, M.K.’nun 4. maddesinde öngörülen temel ilke uyarınca hak ve nesafetle hüküm verme zorunluğundadır. O halde, hakim, hukuk bilgisinden yararlanarak Türk toplumunun sosyal, ekonomik ve moral yapısını gözönünde tutarak ve özellikle tarafların olaydaki gerçek durumlarını değerlendirerek hak ve adalete uygun bir sonuca ulaşmalıdır.

Takdir hakkının gerek kamu oyunda ve gerekse toplum vicdanında hak ettiği güven ve inancı yaratması kesinlikle objektif esaslara dayanması şartına bağlıdır. İşte bu sebepledir ki, takdir edilecek manevi tazminat miktarı hem bu haksız eylemi özendirecek oranda, hem de mağdur yönünden zenginleşme aracı olacak tutarda bulunmamalıdır. Daha açık bir deyimle, meydana getirilen eylem ile hükmedilen tazminat miktarı arasında makul ve haklı, inandırıcı bir orantı kurulması ve ön önemlisi, tazminatın davacı eş için zenginleşme aracı olacak tutarda bulunmaması ve diğer tarafın müzayaka haline düşmesinin önlenmesi gerekmektedir.

yarx