Mesajı Okuyun
Old 14-11-2011, 07:04   #9
Av.Mehmet Saim Dikici

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan hakay
Sayın aytax ın sorusu ile ilgili verdiği örnekte ki 200 tl lik fark kanımca BK 122. maddede belirtilen aşkın zarardır.Sayın Öksüz ün menfi zarar olarak tespitlemesi de Bk 122 ye iyi bir örnek kanaatimce..

Sayın Hakay,

Aşkın zarar, 818 sayılı Borçlar Kanununda Munzam zarar (BK.105) olarak bildiğimiz, 6098 sayılı olup 1 Temmuz 2012'de yürürlüğe girecek yeni Borçlar Kanununda 122. maddede düzenlenen ve "faiz ile karşılanamayan" zararın giderilmesine imkan veren bir hukuki durum olup, aşkın zararın, soru ile yakından uzaktan ilgisi bulunmamaktadır.

Esasen Müspet ve Menfi Zarar, iki tarafa borç yükleyen tüm akitler için geçerli olan ve 818 sayılı kanunda sırasıyla 106 ve 108. maddelerde düzenlenmiş genel bir hüküm iken, yeni borçlar kanununda 125. maddede aynı madde içinde birlikte düzenlenmiştir. Bu bakımdan 6098 sayılı yeni Borçlar kanununda 213. maddede düzenlenen ve 818 sayılı Borçlar kanununun 188. maddesine karşılık gelen hüküm ile yeni borçlar kanunundaki 125. maddeyi aynı kapsamda düşünmek hatalı olur. Çünkü, yeni borçlar kanununun 213.maddesindeki hüküm, tüm iki tarafa borç yükleyen akitlerle ilgili olmayıp, sadece alım satım akdi ile ilgili olan ve "Borcu ifa etmeyen…" satıcıyı giderim farkından dolayı sorumlu tutan özel bir hüküm olup, akdin ifa edilmemesi (= kanunun ifadesi ile aynen:"borcu ifa etmeyen…" )(*) dolayısyla sadece "müspet zarar" ile ilgili bir hükümdür, kanaatindeyim. Sayın Öksüz'ün de bu olaydaki giderimin Menfi zarar olacağını söylediğini sanmıyorum. O, sadece ikisi arasındaki farka değinmiştir.

(*) Dikkat ederseniz hüküm, akdin hüküm ifade etmemesine bağlanmamış, sadece "borcun ifa edilmemesi, yani akdin ifa edilmemesi" olarak Müspet zarara vurgu yapılmıştır.