Mesajı Okuyun
Old 26-07-2010, 10:31   #2
Av. Engin EKİCİ

 
Varsayılan

Alıntı:
Olaya ilişkin yapılan ceza soruşturmasında ise, müvekkilin avukatı tanıklarını dosyaya bildirmediğinden suç müvekkilin üzerine kalmış. Halihazırda yapılacak bir şey yok.

Sayın Anadolu Kartalı;

Soruşturma neticesinde kimse "suçlu" olamaz. Suçluluk durumu, ancak mahkeme kararı sonucu kesinleşerek belirlenebilir. Halihazırda neden yapılabilecek bir şeyin olmadığı konusunda aydınlatıcı bilgi verirseniz size yardımcı olmaya çalışabiliriz.

"Takipsizlikle kesinleşen" derken kastettiğiniz, takipsizlik kararına karşı tebliğden itibaren 15 gün içerisinde itirazda bulunmamakla mı kesinleşme durumu söz konusu yoksa itirazda bulunulmasının ardından ağır ceza mahkemesinin red kararı mı var?

Kanun yararına bozma seçeneğini düzenleyen CMK 309. maddeye göre; "(1) Hâkim veya mahkeme tarafından verilen ve istinaf veya temyiz incelemesinden geçmeksizin kesinleşen karar veya hükümde hukuka aykırılık bulunduğunu öğrenen Adalet Bakanlığı, o karar veya hükmün Yargıtayca bozulması istemini, yasal nedenlerini belirterek Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına yazılı olarak bildirir..."

Düzenlemeye göre kanun yararına bozma müessesesi için hakim ya da mahkeme tarafından verilmiş ve temyizen incelenmeksizin kesinleşmiş olan bir karar veya hüküm olması gerekiyor. Dolayısıyla, takipsizlik kararının nasıl kesinleşmiş olduğu somut durumda önem taşıyor.

Saygılarımla..