Mesajı Okuyun
Old 27-02-2012, 17:55   #4
Av.Suat Ergin

 
Varsayılan

T.C.
YARGITAY
11. HUKUK DAİRESİ
E. 2002/679
K. 2002/4339
T. 6.5.2002
• İTİRAZIN İPTALİ ( Sigorta Şirketinin Davalının Maliki Olduğu Aracın Kasko Sigortalı Araca Çarpması Nedeniyle Sigortalısına Ödediği Paranın Tahsili İçin Yaptığı İcra Takibine Vaki İtiraz )
• KASKO SİGORTA POLİÇESİNDEN KAYNAKLANAN RÜCU DAVASI ( Zarar Görenin Hukuk Davası Dışında Vazgeçmesinin Hukuki Sonuç Doğurabilmesi Şartı )
• ŞİKAYETTEN VAZGEÇME ( Hukuk Davasına Yönelik Maddi Tazminat İsteminden Vazgeçme Olarak Düşünülememesi )
2004/m.67
765/m.111
ÖZET : Zarar görenin hukuk davası dışında vazgeçmesinin hukuki sonuç doğurabilmesi için hem "vazgeçme kamu davası açıldıktan sonra hakim önünde gerçekleşmeli" ve hem de "bu vazgeçme ile kamu davası düşmeli"dir.

Davacının haklarına halef olduğu sigortalısının sürücüsü kazadan sonra Jandarmaya verdiği ifadesinde "kimseden şikayetçi olmadığı" şeklinde beyanda bulunmuştur. Sigortalı araç sürücüsünün bu beyanı kamu davası dışında verilmiş bir beyan olduğu gibi, bu beyan ceza takibine yönelik bir şikayetten vazgeçme olup, hukuk davasına yönelik maddi tazminat isteminden vazgeçme olarak düşünülemez.

DAVA : Taraflar arasında görülen davada Şebinkarahisar Sulh Hukuk Mahkemesi'nce verilen 17.7.2001 tarih ve 2001/85-104 sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi Gürkan Gençkaya tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

KARAR : Davacı vekili, müvekkili şirket tarafından kasko sigorta poliçesi yapılan araca davalıların maliki ve sigortacısı olduğu aracın 4/8 kusurlu olarak çarpması ile meydana gelen hasarın sigortalıya ödendiğini, yapılan icra takibine haksız olarak itiraz edildiğini ileri sürerek, itirazın iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

Davalı sigorta şirketi vekili, poliçenin kayıtlarında bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.

Mahkemece, iddia, savunma ve dosyadaki belgelere göre, kazaya karışan tarafların jandarmaya verdikleri beyanlarında, birbirlerinden şikayetçi olmadıkları, maddi hasara ilişkin haklarını saklı tutmadıkları, haklarından vazgeçmiş oldukları gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.

Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.

Dava, kasko sigorta poliçesinden kaynaklanan rücu davasıdır.

Türk Ceza Kanununun 111.maddesine göre: Kamu davasının düşmesi, cürümden zarar gören şahsın davadan vazgeçmiş olmasından ileri gelmiş ve vazgeçtiği sırada davacı hukuki şahsiyesini ayrıca muhafaza eylememiş ise artık hukuk mahkemesinde dahi dava edemez. Görülüyor ki, zarar görenin hukuk davası dışında vazgeçmesinin hukuki sonuç doğurabilmesi için hem "vazgeçme kamu davası açıldıktan sonra hakim önünde gerçekleşmeli" ve hem de "bu vazgeçme ile kamu davası düşmeli"dir.

Olayımızda davacının haklarına halef olduğu sigortalısının sürücüsü Ahmet Tonkaz kazadan sonra Jandarmaya verdiği ifadesinde "kimseden şikayetçi olmadığı" şeklinde beyanda bulunmuştur. Sigortalı araç sürücüsünün bu beyanı kamu davası dışında verilmiş bir beyan olduğu gibi, bu beyan ceza takibine yönelik bir şikayetten vazgeçme olup, hukuk davasına yönelik maddi tazminat isteminden vazgeçme olarak düşünülemez. O halde mahkemece işin esasına girilerek hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, yazılı olduğu şekilde davanın şikayetten vazgeçilmiş olduğu gerekçesiyle, reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir.

SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz isteminin kabulü ile hükmün BOZULMASINA,ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 6.5.2002 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.