Sayın Meslektaşlarım,
Bizim için yılan hikayesine dönüşen bir hususta yardımlarınızı bekliyorum. Müvekkil satıcı, tarafından 2. el olarak tüketiciye araç satılmıştır. Ancak tüketici araçta şanzıman arızası olduğu iddiasıyla sözleşmenin feshi ve araç bedelin iadesi talebiyle dava açtı. Tüketici Mahkemesi davayı kabul ederek, aracın müvekkil satıcıya iadesine ve tüketici tarafından ödenen bedelinde tüketiciye iadesine karar verildi. Araç bedelinin yüksek olması nedeniyle tüketici herhangi bir icra takibi yapmadan, ilamla ödememize karar verilen bedeli iade ettik. Ancak iş aracın müvekkil satıcıya iadesine geldiğinde, aracın tüketici nezdinde bulunduğu süreçte vergi borcunun ödenmediği ve vize işlemlerinin de yaptırılmadığını gördük. Sözleşmeden dönme hakkında karar verilmesi nedeniyle vergi ve vize işlemlerinden doğan borçlardan müvekkil satıcının sorumlu olduğunu düşünmekteyiz.
Ancak işi karmaşık hale getiren durum ise, Mahkeme tarafından yapılan Keşif ve Bilirkişi İncelemesi esnasında herhangi bir kaza geçirmemiş olan aracın, bu incelemeden sonra tüketici nezdinde iken kaza geçirmiş olmasıdır. Tüketici, ilam ile kendisine ödenmesi gereken tutarın tahsili sırasında bu kazadan hiç bahsetmemiştir. Aracı teslim almaya gidildiğinde bu durum ortaya çıkmıştır. Müvekkil aracı kazalı olması nedeniyle teslim almamıştır. Nasıl bir yol izlenmesini tavsiye edersiniz?