Mesajı Okuyun
Old 30-11-2007, 22:23   #2
Suç ve Ceza

 
Varsayılan

T.C.

YARGITAY
8. CEZA DAİRESİ

E. 1996/6810

K. 1996/7838

T. 29.5.1996

KARAR : Kendilerine mal beyanında bulunma konusunda özel yetki verilen vekillerinin gerçeğe aykırı beyanda bulunmalarından sanıkların sorumlu tutulmasının cezaların şahsiliği ilkesine aykırı düşeceği gözetilmeden sanıklar hakkında yazılı biçimde mahkumiyet hükmü kurulması,
SONUÇ : Bozmayı gerektirmiş sanıklar vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı istem gibi (BOZULMASINA), 29.5.1996 gününde oybirliğiyle karar verildi. *******

2005 tarihli Yargıtay genel kurulu kararında ise, "gerçeğe aykırı mal beyanında bulunma suçunun oluşabilmesi için mutlaka bildirimin borçlu tarafından yapılması gerekir." diyor:
YARGITAY

CEZA GENEL KURULU

E. 2005/17-109

K. 2005/105

T. 27.9.2005

Gerçeğe aykırı mal beyanında bulunma, borçlunun başkasına ait mal alacak ve hakları kendisine aitmiş gibi göstermesi veya kendisine ait mal, alacak ve hakları gizlemesidir. Anılan suçun oluşabilmesi için bildirimin bizzat borçlu tarafından ve gerçeğe aykırı olduğu bilinerek yapılması ve mal beyanın usule uygun olması gerekir