Mesajı Okuyun
Old 19-12-2011, 11:41   #5
İlhan_ERDEN

 
Varsayılan Şeklen iyiniet - gerçek iyiniyet ayrımı

Aşağıdaki Yargıtay kararında belirtildiği üzere, bir tarafta şeklen iyiniyetli yeni malik ve diğer tarafta ise gerçekten iyiniyetli eski malik var ise, kanun koyucunun gerçek amacı da gerçek iyiniyeti korumak ise, bu durumda taşınmazı sahte vekaletnameli işleme dayanarak satın alanın iyiniyetinin korunmaması gerektiğini düşünüyorum.

Yargıtay 1.H.D.2004/9982 E.2004/10854 K.
07.10.2004 Tarih :
"...
Tapulu taşınmazların intikallerinde, huzur ve güveni koruma, toplam düzenini sağlama uğruna, tapu kaydında ismi geçmeyen ama asıl malik olanın hakkı feda edildiğinden iktisapta bulunan kişinin, iyi niyetli olup olmadığının tam olarak tespiti büyük önem taşımaktadır. Gerçekten bir yanda tapu sicilinin doğruluğuna inanarak iktisapta bulunduğunu ileri süren kimse sair yanda ise kendisi için maddi, hatta bazı hallerde manevi büyük değer taşıyan ayni hakkını yitirme tehlikesi ile karşı karşıya kalan önceki malik bulunmaktadır. Bu sebeple yüzeysel ve şekilci bir araştırma ve yaklaşımın büyük mağduriyetlere yol açacağı, kişilerin Devlete ve adalete olan güven ve saygısını sarsacağı ve kanun koyucunun amacının ilk bakışta, şeklen iyi niyetli gözükeni değil, gerçekten iyiniyetli olan kişiyi korumak olduğu hususlarının daima gözönünde tutulması, bu yönde bütün delillerin toplanıp derinliğine irdelenmesi ve değerlendirilmesi gerekmektedir.