Mesajı Okuyun
Old 30-05-2019, 09:34   #6
Av. İbrahim Şen

 
Varsayılan

Suat Bey yanıtınız için teşekkür ederim. ancak Yargıtay'ın şöyle bir kararını buldum:

T.C.
YARGITAY
8. HUKUK DAİRESİ
E. 2017/2048
K. 2017/6758
T. 10.5.2017

Davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine kira alacağı ve tahliye istemli olarak başlatılan icra takibine davalı borçlunun itirazı üzerine davacı icra mahkemesinden itirazın kaldırılması ve tahliye isteminde bulunmuş mahkemece davanın reddine karar verilmiş karar davacı alacaklı tarafından temyiz edilmiştir.

1- ) Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, temyiz olunan kararda yazılı gerekçelere, örnek numara 13 ödeme emrinde yasal ödeme süresinin verilmemiş olması tahliye talebinin reddi kararının sonucu itibariyle doğru olmasına göre davacı vekilinin tahliyeye yönelik temyiz itirazlarının reddine,

2- ) Davacı vekilinin alacağa yönelik temyiz itirazlarına gelince;

Davacı alacaklı, 01.11.2008 başlangıç tarihli ve bir yıl süreli yazılı kira sözleşmesine dayanarak 09.07.2015 tarihinde başlattığı icra takibi ile 3.000,00 TL kira ve 12,00 TL işlemiş faiz alacağının tahsilini talep etmiş, davalı borçlu süresinde verdiği itiraz dilekçesi ile alacaklıya borcunun bulunmadığını, alacaklı ile aralarında imzalanmış herhangi bir kira kontratı bulunmadığını belirterek borca, takibe ve ferilerine itiraz etmiştir.

Takip dayanağı kira sözleşmesinde kiraya veren dava dışı kişi olup kiralanan taşınmaz 20/02/2015 tarihinde davacı tarafından iktisap edilmiştir.Yeni malik kira sözleşmesinin halefi olup davalı borçlu açıkça takip dayanağı kira sözleşmesi altındaki imzaya karşı çıkmadığına göre davacı alacaklı 01/11/2008 başlangıç tarihli ve bir yıl süreli yazılı kira sözleşmesine dayanarak kiralananı edindiği tarihten itibaren kira alacağını talep edebilir.Bu sebeple mahkemece işin esası incelenerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile itirazın kaldırılması talebinin de reddine karar verilmesi doğru değildir.

SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenle, davacı vekilinin alacağa yönelik temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün İİK'nun 366. ve 6100 Sayılı HMK'nun Geçici 3. maddesinin yollamasıyla 1086 Sayılı HUMK'nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, taraflarca İİK'nun 366/3. maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve peşin harcın istenmesi halinde temyiz edene iadesine, 10.05.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.