Mesajı Okuyun
Old 21-06-2008, 21:33   #6
BaharB

 
Varsayılan

Aşağılayıcı ifadeler, kaba sövgüler olmadığı, anlatılmak istenene katkı yaptığı / yararlı olduğu sürece konu ile ifade arasındaki dengeyi bozmaz diye düşünüyorum. Nezaketsizlik veya uygun olmayan üslup ile aşağılamayı / sövmeyi karıştırmamak gerekir.

Diğer yandan bir kamu görevlisinin işini iyi yapmadığı veya iyi bilmediği şeklindeki bir ifade, halkın haber alma hakkı, eleştiri hakkı, ihbar veya şikayet hakkı veya savunma hakkı gibi hukuka uygunluk nedenleri söz konusu olduğunda hiç bir halde hakaret suçu oluşturmaz.

Yazıda hakaret unsuru taşıyan ifadeler, nesnel olarak açıklanmış, mağduru incitebilecek nitelikteki ifadeler de anlatılmak istenene katkı yapmıştır. Savcının neden görevini yapmadığı veya iyi yapmadığı gerekçeli olarak açıklanmıştır.

Toroslu'nun izahatı "hukuka uygunluk nedenleri" nin söz konusu olmadığı durumlarla ilgilidir.

Diğer yandan savunma dokunulmazlığında, ifadenin savunmaya katkı yapıp yapmaması değil, savunmayı yapanın bu katkıyı düşünmesi önemlidir. Yani kişi, savunmasına katkı yaptığı düşüncesiyle hakaret içeren ifadeyi kullanıyor ise bu savunma sınırları içerisinde kalır. Mahkemenin bu savunmayı uyuşmazlıkla ilgili görmemesi önemli değildir.

Kanun maddesindeki "gerçeklik" unsurunu ise ne uygulamada, ne de doktrinde ciddiye alan kimse yoktur. Aksi halde reddedilen her davanın arkasından hakaret suçlamasının gelmesi gerekir. Zorunluluk - yarar tercihi bakımından "Mutlakadalet" e katılmıyorum. Burada "zorunluluk" tan ziyade "yarar" unsuru gözetilmesi gerekir. Zorunluluk unsuru, anlatım özgürlüğünün doğasına aykırıdır.

Her ne kadar hakaret suçunda genel kasta bakılırsa da, netice itibariyle tüm ifadelerdeki amacın, savunma yapmak olduğu, savunmayı bahane ederek savcıyı aşağılamak veya haraket etmek kastının bulunmadığı, aktarıldığı kadarıyla yazının bütününden görülmektedir.

Bu durumda ben suçun oluşacağı düşüncesinde değilim.