Allah bereket versin, bu sene de aç kalmadık ama doğrusu avukatlıktan beklediğimizi pek de bulamadık. Hazır, dosya devirleri yapılırken, işler biraz hafiflemişken para kazandıracak başka yollar arayışı içine girdim ve 2011’e adım atarken voleyi vurmamızı sağlayacak birkaç fikir ürettim.

Meyve aromalı, naneli, mentollü vs. baro pulu projesi

Kıdemli avukatlar belki artık hatırlamıyordur ama biz genç avukatlar baro pulunun tadını iyi biliriz. Kah bir vekaletnameye, kah bir yetki belgesine baro pulunu yapıştırırken ilk zamanlar surat ekşitilir, yanınızda sizi izleyen başkaları varsa yeni gelin gibi mahcup bir edayla dil dışarı çıkarılır, usulca baro pulu ıslatılır. Bu davranış uzun zaman sonra otomatikleşir, gün gelir ne mahcubiyet kalır, ne de tiksinti. Artık dilinizi fütursuzca yuvasından çıkarır, baro pulunu iştahla yalarsınız. Hatta baro pulunda kullanılan kimyasal madde bağımlılık yapar, baro pulu sizin dil altı hapınız olur, günde bir tane almazsanız çarpıntı yapar. İşte bu sancılı süreci hafifletmek, gençleri baro puluna alıştırmak için meyve aromalı, naneli, mentollü baro pulları üretilebilir. Hatta nikotinli baro pulları üretilerek sigara tiryakisi meslektaşlarımızın sigara kullanımını azaltması sağlanabilir.

Uzaktan kumandalı icra dosyası

Çok değil, beş on yıl önce hayatımıza girdi uzaktan kumandalı otomobil anahtarlıkları. Bilirsiniz, özellikle alış veriş merkezlerinin otoparklarında işimizi çok kolaylaştırır bu cihaz. Anahtarlığın düğmesine dokunduğunuzda aracınız “buradayım, buradayım” dercesine “cip-cip” diye sinyal verir, böylece arabanızı rahatlıkla bulursunuz. Şimdi gelelim bizim meseleye… İcra dairesine girdiniz, usulca dosya bölümüne süzüldünüz; karşınızda birbirinin tıpkısı binlerce pembe dosya. Sanki Alice’in Harikalar Diyarı’ndasınız. Fakat sizin kendinizi harika hissettiğiniz söylenemez. Acaba hangisi benimki diye bir düşüncedir gidiyor. İşte böyle trajikomik bir sahne. Ama durun! Artık dosya aramaya son… Cebinizden uzaktan kumandayı çıkarıp aradığınız dosya numarasını tuşluyorsunuz veeee “cip-cip”! Dosyanız size göz kırpıyor, buradayım diyor. Sakın bunun patentini almalı diye heveslenmeyin, geç kaldınız. İnşaata başladık bile

Cüket

Bildiğiniz ceket; ama bilmediğiniz bir özelliği var! duruşmaya girerken ceketinizi ters yüz ediyorsunuz, bir de bakmışsınız cüppeye dönüşmüş Duruşma bitince tekrar ters yüz ediyorsunuz, eskisi gibi cekete dönüşüyor. İşte bu yüzden adı da “Cü-ket”. Artık baro odalarından emanet aldığınız, her haliyle eğreti duran yırtık pırtık cüppelerle müvekkilinizin karşısında itibar kaybına son. Bir de bayanlar için olan tayyör+cüppe modeline de bir isim bulduk mu seri üretime geçebiliriz

Navigasyon

Şimdilerde Bakırköy Adliyesinde, ilerleyen dönemde Çağlayan ve Kartal adliyelerinde çok işe yarayacağına inandığım bir proje bu. Özel olarak satın alacağınız ya da cep telefonunuza yükleyeceğiniz navigasyon uygulamasıyla adliye içerisinde aradığınız mahkemenin adını yazacaksınız, alet sizi cadde, sokak tarif eder gibi "şu katta şu blokta" diye yönlendirecek. Pilot bölge olarak Bakırköy adliyesinin yerinde bir seçim olacağı kanaatindeyim.

3G’li Duruşma

Adalet Bakanlığı’nın ilgi göstereceğini düşündüğüm bir diğer projem 3G’li duruşmalar. Bu proje belki UYAP’ın bizden çaldığı zamanı bir nebze olsun telafi eder, bir nevi teselli armağanı olur. Teklifim şu: avukatların duruşmada hazır bulunması kuralı esnetilsin, telekonferans yoluyla duruşmaya katılmak mümkün hale gelsin. Bu ülkenin başbakanı 3G’li açılış yapıyorsa, ülkemin avukatları da görüntülü telefonla duruşmalara katılabilmeli. Zaten iki çift laf ediyoruz, onun da yarısı tutanağa geçmiyor. Hiç değilse bunun için harcadığımız zaman, duruşmalara yetişmek için yaşadığımız stres bir son bulsun. Bu projeye dikkat çekmek için birkaç avukat toplanıp “türksellinin gücü, türkselin çekim gücü” şarkısını söyleyip videosunu internette yayınlayabiliriz. Videomuzu her meslektaşımız bir kere tıklasa projemizin yeterince ilgi çekeceğine inanıyorum. Bu konuda desteklerinizi bekliyorum.

Hepinize bol kazançlı bir sene diler; üstatların ellerinden, stajyerlerin gözlerinden öperim...