Değerli meslektaşlarım. Müvekkiller, 1996'da yüklenici ile kat karşılığı inşaat sözleşmesi imzalıyorlar. Buna göre (özetle);
a- 3 kat olan binanın üzerine iki normal kat+çatı katı inşa edilecek.
b- İkinci ve üçüncü normal katlar ikişer daire olacak, ikinci katın tamamı arsa sahiplerine, üçüncü katın tamamı yükleniciye ait olacak, çatı kat ise 50/100 oranında pay edilecek.
c- İnşaat, 1,5 senede bitecek, bittikten 6 ay sonra da iskanı alınıp kat mülkiyeti tesis edilecek.
d- Geç teslim edilen daireler için emsaller ölçü alınarak kira tazminatı ödenecek.

İnşaat 2000'de bitiyor. Ancak iskan alınmıyor, kat mülkiyeti tesisi de yok. Sadece kat irtifaki kuruluyor. İkinci normal kattaki iki daire teslim ediliyor. Çatıda da ruhsatsız (kaçak) iki daire yapıyor müteahhit. Ancak yüklenici, çatıdaki ruhsatsız (ve sözleşmede yazılı) dairelerin zilyetliğini müvekkillere sağlamıyor. Bu dairelerin zilyetliği halihazırda yüklenici mirasçılarında. Bir de öyle sanıyorum ki bu çatı piyesteki daireler tapuda da görünmüyor. Yüklenici müteahhit 2007'de ölüyor. Mirasçılarına sürekli başvuran müvekkiller, "bugün, yarın" diyerek oyalanıyor.
Geçenlerde bana başvurdular. Benim anladığım kadarıyla, sözleşme şartlarına riayet edilmemiş. Ancak zaman da epey geçmiş. Şu an neredeyse 2010'a giriyoruz. Şöyle düşünüyorum: BK. 106'daki seçimlik hakkı kullanıp, aynen ifadan vazgeçerek müspet zararın tazmini(dairenin rayiç fiyatı)+teslim edilmeyen dairenin kira yoksunluğunu istemek. Ancak zamanaşımı konusunda kararsızım. Araştırdım, yargıtay zamanaşımının başlamasını teslim şartına bağlıyor. Halbuki müteahhit, teslimle ilgili edimini ifa etmemiş. Şu halde zamanaşımı başlamamış mı oluyor?
Değerli görüşleriniz için şimdiden teşekkürler.