Bir kadın köydeki tapusuz taşınmazlarını oğullarından birine köy senedi ile satıyor. Senette köydeki tüm taşınmaz mallarımı sattım diye yazılmış, satılan taşınmazlar tek tek sayılarak belirtilmemiş. Genel bir ifadeyle "köydeki tüm taşınmazlarımı sattım" denmiş
Bu arada taşınmazları oğluna satan kadın ölüyor. Daha sonra köyden kadastro geçiyor ve satılan mallar murisin (ölen kadının) üzerine yazılıyor. Kadastro çalışmaları sırasında tarlaları satın alan evlat köyde olmadığı için sözleşme gündeme gelmiyor. Ve ölen kadının tüm mirasçıları üzerine tespit yapılıyor ve tapular çıkıyor. Yani satım sözleşmesi sonuçta kadastro tespitinde dikkate alınmamış oluyor.

Satın alan evlat bu tespitten geç haberdar oluyor ve 1 aylık ilan askı ve kadastro davası açma süresi geçtikten sonra durumu öğreniyor. Şimdi dava açmak istiyor. Ne yapılabilir ?

1- Süre yönünden, kadastrodan önceki bir nedenle 10 yıl içinde dava açma imkanı bu olayda uygulanabilir mi?

2- Açarsak kazanma şansı ne olabilir? Köy senedi yani satış sözleşmesinin bu hali, taşınmazların genel bir ifadeyle belirtilmesi yeterli midir, yani "şu köydeki tüm taşınmazlarımı şu kadar bedelle falan kişiye sattım" şeklindeki bir ifade, taşınmazların bireyselleştirilmeden belirtilmesi geçerli olabilir mi? (Bir de sözleşmede alıcının imzası yok, ama o zaten bunu, yani sözleşmenin geçerliliğini kabul edip ona dayanmak istiyor, yani sorun yok onun açısından )


(3- Son olarak sözleşmeyle ilgili konularda bir hukuki sorun çıkmazsa diğer mirasçılar bu defa bu sözleşme muvazaalıdır, mal kaçırmak için yapılmıştır, gerçekte bağıştır, diyerek iptalini sağlayabilirler mi , düşünceniz nedir? )

Saygılarımla.