Mesajı Okuyun
Old 13-12-2007, 17:22   #77
Ayşegül Kanat

 
Varsayılan

BASINA ve KAMUOYUNA

“MAĞDUR KİM OLURSA OLSUN TECAVÜZ, BİR İNSANLIK SUÇUDUR”

Kadın Dayanışma Vakfı 15 yıldır kadına yönelik şiddet ile mücadele alanında faaliyet yürütmenin yanı sıra son üç yıldır insan ticareti mağduru kadın ve kız çocuklarına yönelik de çalışmaktadır.
12.12.2007 tarihli Milliyet Gazetesi’nde yer alan “Tecavüz Davasında Şaşırtan Gerekçe” başlıklı habere göre Ejder Toprak, “Kedi Operasyonu” kapsamında çete lideri suçlaması ile 24 yıl hapis cezası alırken Rus bir kadına tecavüz suçlamasından ise beraat etmiştir. Verilen kararın gerekçesine istinaden haberde yer alan şu bilgiler bizleri dehşete düşürmüş durumdadır: “Yabancı uyruklu kadınların Türkiye'ye ne amaçla geldiklerinin bilinen bir gerçek olduğu, ancak kadın pazarlayıcıları ile aralarındaki menfaat sürtüşmesinden kaynaklanan iddiaların abartılmış olduğu sonuç ve kanaatine varıldığından ırza geçmenin tıbbi delillerinin mevcut olmadığı (...) Başlangıçta para kazanmak maksadıyla rızaya yönelik eylemlerin sonradan menfaat sürtüşmesinden kaynaklanan iddialara dönüştüğü sonuç ve kanaatine varıldığından, mahkemenin vicdani kanaati oluşmadığından sanığın bu suçlardan
beraatine karar verildi."

Neye dayanılarak bu tür bir yorum ile, görülen tecavüz davasında beraat kararı verdiğini anlamak mümkün değildir. Mahkeme, şikayetçinin ifadesi üzerinden değil, kimliği üzerinden değerlendirme yaparak, kadınların mücadelesi sonucu l990 yılında Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilen Madde 438’i tekrar gündemimize sokmaktadır. Ayrıca bu karar ile ataerkillik yargı yoluyla yeniden üretilmektedir.

Mahkemenin kararına dayanak yaptığı "taraflar arasındaki menfaat çatışması" meselesinin nasıl ele alındığına dikkat çekmek istiyoruz. Mahkeme olaydan söz ederken güçleri ve konumları eşit taraflar söz konusuymuş gibi davranmaktadı r. Suç çetelerinin hangi yöntemlerle çalıştıkları, kendi çıkarlarına aykırı davranan insanları baskı altına alıp işkence yaptıkları, çıkarların çatıştığı noktada çete patronlarının tecavüzü bir cezalandırma eylemi olarak kullanabildiğinin göz ardı edilmemelidir.

Kararda yer alan “tıbbi delillerin oluşmadığı” yönündeki tespitten kasıt, sperm testi, morluk, yaralanma gibi fiziksel muayenelerden elde edilen bulgular ise bunların yeterli olamayacağını yanı sıra psikolojik muayenenin son derece gerekli olduğuna inanıyoruz. Yaşanan travmalardan bize kalan yaralar sadece bedenimizde değil psikolojimizde de yaralar açar ve tedavisi o kadar da kolay olmaz.

Kadına yönelik şiddetin pek çok biçimi var ve tecavüz de kadınları cezalandırmak, sindirmek, aşağılamak için kullanılan şiddet biçimlerinden bir tanesidir. Türü ya da biçimi ne olursa olsun şiddetin kabul edilebilir bir gerekçesi yoktur.

KADIN DAYANIŞMA VAKFI

Kadın Dayanışma Vakfı
Tel: 0.312.435 4005
Adres: Mithatpaşa Caddesi No:10/11 Sıhhiye/ANKARA
Mail: kadindv@yahoo. com.tr