Bence mümkün değil. Çünkü kefalet akdi borcu, asıl borca bağlı fer'i nitelik taşıyan bir borçtur ve sona ermesi asıl borcun sona ermesine bağlıdır.(BK 492)Zaten, asıl borç sona ermeden kefalet akdinden kaynaklanan borcun sona ermesi, alacaklının haklarını daraltmaktadır. Bu açıdan düşündüğümüzde de, alacaklının aleyhine bir durum söz konusu olduğu için, asıl borç sona ermeden kefaletten kurtulunması düşünülemez. Bu durum müteselsil kafaletin söz konusu olduğu durumlarda da geçerlidir. Asıl borç sona erinceye kadar, müteselsilen kefil olanlar, alacaklıya karşı sorumluluktan kurtulamazlar. Burada şunu düşünebiliriz: Müteselsil kefiller kendi aralarında bir kefilin borçtan sorumlu olmayacağını sonradan (asıl borç sona ermeden) kararlaştırabilirler. Fakat bu durum, alacaklının o kefile başvurma hakkını engellemez. Çünkü, bu tür bir anlaşma kefiller arasında geçerlidir. Dış ilişkide her kefil alacaklıya karşı müteselsilen sorumlu olmaya devam eder.

saygılarımla...