Mesajı Okuyun
Old 13-06-2018, 21:09   #5
Av. Bülent Sabri Akpunar

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av. Kübra İSLAMOĞLU BAYER
Yetki sözleşmesi

MADDE 17 - (1) Tacirler veya kamu tüzel kişileri, aralarında doğmuş veya doğabilecek bir uyuşmazlık hakkında, bir veya birden fazla mahkemeyi sözleşmeyle yetkili kılabilirler. Taraflarca aksi kararlaştırılmadıkça dava sadece sözleşmeyle belirlenen bu mahkemelerde açılır.

Yetki anlaşması varsa "aksi kararlaştırılmadıkça""sadece" belirlenen yerde dava açılabilir. Burada kesin yetki kuralı söz konusu.
Bence burada kesin yetki olduğundan kesin yetki dışında ileri sürdüğünüz sair yetkili yer gösteriminin reddi gerekir. Yani (yetki itirazı hiç yapılmamış sayılmak yerine) "yetki itirazınızın reddine" karar verilmelidir düşüncesindeyim.

Buradaki yetki "kesin yetki" değildir. Zira, kesin yetki halleri yasada açıkça düzenlenmiş olup, kısıtlayıcı hükümlerde kıyas yapılamaz. Kaldı ki Yargıtay'ın da bazı kararlarında belirttiği üzere aksi kararlaştırılabilen bir durum kamu düzeninden olamaz.
Sizin iddia ettiğiniz gibi münhasır yetki şartına kesin yetki dersek zaten bu husus dava şartı olur ve re'sen değerlendirilmelidir.

Alıntı:
Taraflarca aksi kararlaştırılabilen bir hususun kamu düzenine ilişkin olduğundan söz edilemez. Kamu düzenine ilişkin olmadığı için buradaki yetki, HMK 114/1-ç maddede düzenlenen dava şartı niteliğinde kesin yetki değildir

Taraflarca aksi kararlaştırılabilen bir hususun kamu düzenine ilişkin olduğundan söz edilemez. Kamu düzenine ilişkin olmadığı için buradaki yetki, HMK 114/1-ç maddede düzenlenen dava şartı niteliğinde kesin yetki değildir. Taraflar aralarındaki sözleşmeyi her zaman değiştirebilir ve bazı hükümlerini de ortadan kaldırabilirler. Dava yetki sözleşmesinde belirtilenden başka yerde açılmış ve süresinde yetki itirazında bulunulmamış ise artık önceki yetki sözleşmesini ortadan kaldıran yeni bir yetki sözleşmesi kurulduğu ve dava açılan mahkemenin yetkili hale geldiğinin kabulü gerekir. HMK'nın 17. madde açıkça tarafların iradesine önem verirken yetki sözleşmesindeki mahkemenin kesin yetkili olduğu ve bu yetkisinin taraflarca ortadan kaldırılamayacağı şeklinde bir sonuca ulaşılması da mümkün değildir. Anlatılanların sonucu olarak sözleşmedeki mahkemenin münhasır yetkisi davalının yetki itirazında bulunulması halinde mahkemece dikkate alınması gerekir ise de bulunulmamış ise mahkemece kendiliğinden gözetilemez.15. HUKUK DAİRESİ Esas Numarası: 2015/5807 Karar Numarası: 2016/116
Karar Tarihi: 12.01.2016