Mesajı Okuyun
Old 24-12-2012, 11:54   #124
v. Aynur

 
Varsayılan

T.C. YARGITAY

17.Hukuk Dairesi
Esas: 2012/3221
Karar: 2012/6774
Karar Tarihi: 25.05.2012


KIYMETLİ EVRAKIN ZAYİİ NEDENİ İLE İPTALİ DAVASI - UYUŞMAZLIĞIN 6100 SAYILI KANUNUN YÜRÜRLÜĞE GİRMESİNDEN SONRA AÇILAN ÇEKİŞMESİZ YARGI İŞİ NİTELİĞİNDE OLUŞU - DAVANIN SULH HUKUK MAHKEMESİNDE GÖRÜLÜP SONUÇLANDIRILMASI GEREĞİ

ÖZET: Somut olayda uyuşmazlık, 01.11.2011 tarihinde yani 6100 sayılı HMK.nun yürürlüğe girmesinden sonra mahkemeye getirilmiştir. 6100 sayılı HMK.nun geçici 1.maddesinin 1 bendine göre, bu kanunun yargı yolu ve göreve ilişkin hükümleri Kanunun yürürlüğe girmesinden önceki tarihte açılmış olan davalara uygulanmaz. Bu durumda, kıymetli evrakın zayii nedeniyle iptali ve ödeme yasağı konulmasına ilişkin uyuşmazlık, 6100 sayılı HMK.nun 1.10.2011 tarihinde yürürlüğe girmesinden sonra açılan çekişmesiz yargı işi niteliğinde olup Sulh Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir.

(6100 S. K. m. 4, 5, 8, 21, 22, 382, 383, Geç. m. 1)

Dava: Talep, kıymetli evrakın (çek) zayii nedeni ile iptali ve ödeme yasağının konulmasına ilişkindir.

Osmaniye 2.Asliye Hukuk Mahkemesi, 6100 sayılı HMK. nun 8 maddesi gereğince uyuşmazlığa Sulh Hukuk Mahkemesinde bakılacağından bahisle görevsizlik kararı vermiştir.

Osmaniye Sulh Hukuk Mahkemesi ise açılan davanın HMK.nun 382 maddesine göre çekişmesiz yargı davası niteliğinde olup çek iptali davalarının TTK.da düzenlenmiş olması ve HMK.nun 4. maddesinde bu davaların Sulh Hukuk Mahkemelerinde bakılacağına dair hüküm bulunmaması ve TTK. da zayii nedeniyle çek iptallerinin Ticaret Mahkemelerinde bakılacağına dair hüküm bulunması nedeniyle görevsizlik kararı vermiştir.

Karar: Türk Ticaret Kanunun 4.maddesinde, bu kanundan doğan hukuk <davalarının> ticari dava sayıldığı, aynı kanunun 5. maddesinin 2.fıkrasında, bir yerde ticaret mahkemesi varsa asliye hukuk mahkemesinin vazifesi içinde bulunan ve bu kanunun 4.maddesi hükmünce ticari sayılan <davalara>, ticaret mahkemesinde bakılacağı hususları düzenlenmiştir.

Diğer taraftan, 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı HMK.nun 382.nci maddesinde, <çekişmesiz yargı işleri> düzenlenmiş, aynı maddenin 2.fıkrasının (e) bendinde, <Ticaret hukukundaki çekişmesiz yargı işleri> başlığı altında 6. madde olarak <kıymetli evrakın iptali>ne ilişkin taleplerin <çekişmesiz yargı işi> olduğu belirtilmiş, aynı 7. yasanın 383.maddesinde de, çekişmesiz yargı içlerinde görevli mahkemenin aksine bir düzenleme bulunmadığı sürece sulh hukuk mahkemesi olacağı hükmüne yer verilmiştir.

Yukarıda açıklanan yasa hükümlerine göre, çekişmesiz yargıda <dava> deyiminin yeri olmayıp <iş> deyimi vardır. Dava, iki taraf sistemine göre kurulmuş ise de çekişmesiz yargıda birbiriyle çekişme halinde olan iki taraf olmadığından çekişmesiz yargı işleri için <dava> teriminin kullanılması doğru değildir. Yine çekişmesiz yargıda <taraf> değil, <ilgililer> kavramı vardır. Çekişmesiz yargıda dava söz konusu olmadığı için davacı ve davalı terimlerinin de yeri yoktur.

HMK.nun 383. maddesine göre çekişmesiz yargıda sulh hukuk mahkemesinin görevi asıl olup asliye hukuk mahkemesinin görevi istisna olduğundan yalnız <mahkeme> veya <hakim> terimlerinin kullanıldığı bütün çekişmesiz yargı işleri için sulh hukuk mahkemesinin görevli olduğu sonucuna varılmaktadır. (Prof Dr. B.Kuru/Prof Dr. A.C.Budak İstanbul Barosu Dergisi, Cilt:85, Sayı:5, Yıl: 2011, sh:33-36)
Somut olayda uyuşmazlık, 01.11.2011 tarihinde yani 6100 sayılı HMK.nun yürürlüğe girmesinden sonra mahkemeye getirilmiştir.

6100 sayılı HMK.nun geçici 1.maddesinin 1 bendine göre, bu kanunun yargı yolu ve göreve ilişkin hükümleri Kanunun yürürlüğe girmesinden önceki tarihte açılmış olan davalara uygulanmaz.

Bu durumda, kıymetli evrakın zayii nedeniyle iptali ve ödeme yasağı konulmasına ilişkin uyuşmazlık, 6100 sayılı HMK.nun 1.10.2011 tarihinde yürürlüğe girmesinden sonra açılan çekişmesiz yargı işi niteliğinde olup Sulh Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir.

Sonuç: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 Sayılı HMK.'nun 21. ve 22. maddeleri gereğince Osmaniye Sulh Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 25.05.2012 gününde oybirliği ile karar verildi. (¤¤)

Sinerji Mevzuat ve İçtihat Programı