Mesajı Okuyun
Old 17-12-2011, 13:17   #46
Av. Engin EKİCİ

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Gemici
Konu başlığı ve ilk mesajda sorulan sorular yukarıda.
1. Başlıktaki "Avukat" herşeyi bilen midir? sorusuna vereceğim cevap:
Hayır, ne avukattan, ne de başka bir hukukçudan herşeyi bilmesi beklenemez, herşeyi bilmek olanaksızdır. Binlerce kanun ve yönetmenliğin yüzbinlere varan maddesini insan değil olsa olsa bilgisayar hafızası saklayabilir. Avukat herşeyi bilen olmuş olsaydı başka mesleklere, hukuk mesleklerine diyeyim daha doğru olur, gerek kalmazdı. Avukatı hiçbir ek eğitime gerek görmeden, hakim, savcı vs. yapardık olur biterdi.
2. Şpezialist(uzman) olmak mı, generalist(belirli bir konuda uzmanlaşmış olmayan, her telden çalan) olmak mı?
Her ikisininde kendisine göre faydalı ve eksik yönleri var. Uzman uzmanlaştığı konuya hakimdir, uzmanlaştığı dalda iş bulursa başarılı olur; uzmanlaştığı konuda uzman sayısı fazla ise, uzmanlaşması boşuna olmuş olur. Temel eğitimini almış olsa bile diğer konularda zayıf kalır, kalmıştır. Uzmanlaşmamış olan her telden çalar ama, çaldığı çalgıların hiçbirisini ustaca çalamaz. Şpezialist veya generalist olmak işin başında bilinçli olarak seçilebilineceği gibi, işlerin akışıda belirli bir yöne götürebilir kişiyi. Uzmanlaşacağım demeden önce, cevaplandırılması gereken konu: Hangi dalda uzmanlaşmak istiyorum, uzmanlaşmak istediğim dalın diğer uzman elemanlarının durumu nedir, söz konusu dal yakın ve uzak vadede ne gibi bir gelişim gösterir? Olayın püf noktası neden uzmanlaşmak istiyorum sorusuna verilecek cevapta yatar.
3. Başlıkta ve içerikte özel olarak belirtilmemiş olduğu halde, üzerinde en fazla tartışılan konu:
Avukat bilmediği bir soru karşısında nasıl bir tavır takınmalıdır?
Bazı katılımcılara göre:
alıntı 1) hadi uzmanlığı bırakın hukuk alanına girmeyen sorulara biliyormuş gibi görünmek en faydalısı. Ben genelde bilmediğim sorular hakkında karmaşık sorular sorarak karşımdakinin kafasını karıştırır sorduğu soruyu unuttururum.
alıntı2) 4- Çok sıkışırsam bu kapsamlı ve fazla karşılaşılmayan bir konu ben bir bakayım diyorum ve genel birkaç şey söylüyorum.
Acımasız olacağını bilsem bile bu iki alıntı hakkındaki düşüncemi söylemeden geçemiyeceğim. a) karmaşık sorular sormak ve karşısındaki kişinin kafasını karıştırmaya çalışmak, karşısındakini ve karşısındakinin durumunu ciddiye almamak demektir.Bu davranış belirli bir süre başarı ile yürütülse bile sonu hüsrandır bence, hem uygulayana hem de avukatlık camiasına zarar verir. b) Sayın Av. Musa TAÇYILDIZ davranışınızda etik olarak tartışılacak ve kınanacak bir yön olmasa bile bir oyalama taktiği var gibime geliyor. Gerçekten belgelere ihtiyacınız varsa, olay gerçekten kapsamlı ise, olayın detaylarını öğrenmek için soru sahibi ile uzun uzadıya konuşmak gerekiyorsa, mesele yok, tavrınızla karşınızdakini ve sorunlarını ciddiye aldığınızı belirtiyorsunuz.

Not: Toplumsal yaşamın temelini karşılıklı güven duygusu oluşturur. Karşılıklı güven olmayan, herkesin herkesi kandırmaya ve yolmaya çalıştığı yerde toplumsal bir yapı yoktur. Olayı bu açıdan değerlendirdiğinizde, toplumun tüm elemanlarının birbirilerine karşı dürüst davranmaları ve aynı dürüstlüğü diğerlerinden bekleme hakları vardır. Güven verme duygusu, bilmediğini biliyormuş süsü vermek, yalan söylemek, yapamıyacaığnı bildiği şeyi yaparım, ederim demek sadece avukatlardan beklenen bir davranış değildir; toplumun her ferdi için geçerlidir. Buna rağmen, bir hukukçudan sıradan bir vatandaştan beklediğimin biraz fazlasını bekleme hakkım var diye düşünüyorum. Toplumun kendisinden beklediklerine cevap vermeyenlere veya veremeyenlere karşı toplumun dağarcığında belirli müeyyideler var, bazısının arkasından konuşulur, bazıları ile alay edilir, bazıları ile konuşmayız(küs oluruz!), bazıları dışlanır yerini yurdunu terk edip gider, bazıları mesleklerini kaybeder, bazıları cezalandırılır...say sayabildiğin kadar.

İkinci not: THS sadece hukukçular tarafından okunan ve katkıda bulunulan bir site değil, hukukçuların dışında katılımcıları ve okuyanları olan bir site. THS'ye yazılanlar kamuya açık. Bu durumu göz önünde bulundurarak yazdıklarımızı ve yazacaklarımızı hukukçuların dışındaki okuyucu kitlesini de göz önünde bulundurarak ve yazılanların bu kitle tarafından nasıl karşılanacağını düşünerek yazmamız gerekir. THS kurallarına aykırı olmadıkları sürece yazılanlara THS tarafından bir sırnırlandırma söz konusu değil. Kurallara aykırı olmadıkları sürece site tarafından bir sınırlandırılma getirilmiyor demek, benim ve diğer katılımcıların, site kurallarına aykırı olmamak kaydı ile, fikirlerini yazamıyacakları anlamına gelmemeli. Düşüncelerimi yazarken başkalarını incitmemeye çalışıyorm. Bu incitmemeyi her zaman başaramıyorsam 'af ola'

Saygılarımla