Mesajı Okuyun
Old 26-02-2013, 15:49   #58
Av.Suat Ergin

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Admin
İstanbul Anadolu Adalet sarayı ile ilgili açılışa dönemine yönelik izlenimlerim:

1- Binanın asansörlerini kalabalık nedeniyle kullanmanız imkansız, yürüyen merdivenlerin çoğu çalışmıyor ve inanılması güç ama bu nedenlerle adliyenin en kalabalık yeri yangın merdivenleri! Tabii Avrupa'nın en büyük adliyesinde işlerinizi yangın merdivenleri aracılığıyla çözmek durumunda kaldığınızda 3 kuşak geriden gelen gizli bir kalp rahatsızlığınız dahi, size en kısa zamanda Kalp Krizi olarak geri dönecektir, bu bağlamda İstanbul Anadolu Adliye Sarayının İstanbul Barosu avukatları üzerinde ciddi bir "nüfus planlaması" etkisi yapması kaçınılmaz.

2- Adliyenin metro istasyonundan, duruşma salonunun kapısına gitmeniz mahkemenin adliye içindeki yerini biliyorsanız 30 dakika, bilmiyorsanız 60 dakika kadar zaman alabiliyor. Bu şekilde duruşmaların kaçırılması suretiyle düşecek dava dosyaları Türk Adli Sisteminin yükünü ciddi şekilde hafifletecektir.

3- Adalet Sarayımızın inşasının sadece Adalet Bakanlığının koordinasyonu ile yapıldığını sanmıyorum. Spor Bakanlığı da mutlaka görüş bildirmiş olmalı. 80'li yıllarda TRT'de yayınlanan Beyaz Gölge dizisi Türkiye'de basketbolu nasıl patlattıysa, bu Adliyenin de maraton, dekatlon, triatlon ve diğer benzer güç ve dayanıklılık isteyen sporlar üzerinde benzer bir devrimsel etki yapacağına eminim. 2050'li yıllarda bu sporlarda alacağımız olimpiyat madalyası sahiplerine bakın, mutlaka anne/babaları İstanbul'da dava açmış çıkacak.

4- Bir vatandaş olarak o Adliyeye gelip dava açmaya çalıştığınızı düşünemiyorum. Bir defa Avrasya Maratonunda dereceniz yoksa, hiç bu işe kalkışmayın. Kalkışanların yarısı falan da ortada pes edecektir mutlaka. Bu da tabii adli sistemdeki dosya sayımızda ciddi bir iyileşme anlamına gelecektir.

5- Merdivenlerin konumları enteresan. Bulunduğunuz kalemin tam bir üstündeki kalemde bir işiniz var diyelim. Biraz yüksek ama ben size pencereden yukarıya tırmanmayı öneririm. İnanın merdiven ararsanız beni dinlemediğinize pişman olursunuz.

6- Bloklar arası geçişler daha da enteresan. Mesela A blok 2.kattan B blok -4'e kata gitmek istiyorsunuz diyelim. Hiç uğraşmayın. Başka bir boş gününüzde o blok için özellikle Adliyeye bir daha gelirsiniz, daha kolay olur.

7- Kalem koridorlarına konan turnikeler çok yaratıcı olmuş. Turnike girişlerine Akbil konulmasını öneriyorum, kısa zamanda binanın maliyeti çıkar.

8- Taşınmadan önce Kadıköy'te 4 tane Adliye binası vardı, bunların 3'ü Kadıköy'ün tamamen değişik yerlerindeydi. Mesela Kadıköy ceza mahkemesi binasından, İcra Mahkemesi binasına gitmek için Kadıköy'ün bir ucundan diğer bir ucuna gitmeniz gerekirdi. Ancak ilçe içindeki bu yolculuğunuz, şu anda aynı binada olan bu iki yer arasındaki yolculuğunuzdan yürüyorsanız zaman zaman, taksi kullanıyorsanız her zaman daha kısa sürecektir .

9- Binanın çevresine hukukçulara pazarlanmak üzere pekçok plaza yapılmış. Eğer Adliyeye yakın olur diye taşınmayı düşünen varsa, önermiyorum. Adliyenin değil çevresinde, bizzatihi içinde bile yer kiralasanız, Adliyeye yakın olmazsınız öyle söyleyeyeyim.

10- Adliyenin tam bitişindeki Hastahane bulunmasını çok isabetli buldum. Ancak Hastahanenin kalp- damar hastalıkları, ortopedi ile ruh ve sinir hastalıkları kliniklerine kapasite genişlemesi yapılmasını öneririm.

Açılışa yönelik izlenimlerim böyle, eğer Adliye bizi öldürmez de hayatta kalmayı başarırsak bundan birkaç yıl sonra tekrar bir yorum yapmayı diliyorum.



Bugün yine ordaydım. Yanımda da inşaat işinden anlayan bir müvekkil. Teknik bir takım sözler söyledi. Ben tercüme edeyim:"İnşaat işleri felaket".