Mesajı Okuyun
Old 05-02-2013, 09:34   #37
Av. Engin EKİCİ

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan olgu
Aynı olayı Ankara Adliyesinde geçen hafta yaşadım, kartımı okutarak turnikeden geçtim, özel güvenlik "lütfen çantanızı x-ray cihazına koyun" dedi. avukat olduğumu bildiği için tekrarlama ihtiyacı duymadım.
Kendisine "hakim ve savcılarda çantalarını koyuyorlarmı?" diye sorunca
"ne münasebet" diye çıkıştı bir anda.
"o zaman bende koymuyorum, eğer güvenlik taramasıyla onlarda girecek yoksa sadece avukatlara özgü güvenlik taraması yapamazsınız, şimdi ne yapacaksınız" dedim.
"üzgünüm tutanak tutacağız" dedi
tutanak no 1 olarak tutanağımı tutturdum, ben işimi bitirip adliyeden çıkarken (saat 10.00) gibi, aynı kapıda onlarca avukat kendi tutanaklarını tutuyordu öğrendim 10:30 gibi adliyeden sorumlu başsavcı geri adım atmış,
"avukatlar kimlik gösterip geçsinler" demiş.
Bu sefer adliye personeline kafayı takmışlar onlar bir kaç sabahtır tartışma halindeler.

2 hafta önce istanbulda bir hakim platonik aşk yaşağıdığı 30 yaş küçük kalem personelini silahla rehin aldı...
Ankara Adliyesi'nde yasaların isabetli olarak uygulanması için çaba sarfeden meslektaşlarıma teşekkür ederim.

Ancak doğru olanı savunurken "su-i misal emsal olmaz" düsturuyla hareket etmek gerektiği ve bir hakimin silahıyla kalem personelini rehin alması olayına atıfta bulunulmasının yanlış olduğu kanaatindeyim.

Zira Danıştay'daki saldırıyla avukatın bir hakimi öldürmesi sonrasında karakollara ve adliyelere girişlerde polislerin avukatlara "çantanızı ve hatta üstünüzü aramamız gerekiyor, gördüğünüz gibi avukatlar da cinayet işleyebiliyor" mantığıyla hareket ettiklerini hatırlatmak isterim.