Mesajı Okuyun
Old 05-02-2009, 12:33   #4
altangenc

 
Varsayılan

avmurat : "Yargıtay uygulaması da bu yönde" ...

T.C
YARGITAY
11. HUKUK DAİRESİ
E. 2000/4656
K. 2000/5289
T. 8.6.2000
• KOOPERATİFTEN İHRAÇ KARARININ İPTALİ
• KOOPERATİF ORTAĞININ ÖDEV VE SORUMLULUKLARI
• KOOPERATİF ANA SÖZLEŞMESİNİN BAĞLAYICILIĞI ( Ortağın ihracı )
1163/m.27
ÖZET : Kooperatif ana sözleşmeleri, 1163 sayılı Kooperatifler Yasası'nın 27. maddesine aykırı olmamak ve ortak lehine hükümler içermesi koşuluyla, ortakları ve kooperatifi bağlar.
Ortağın ihracına yönelik ihtarnamelerde, Kooperatif Ana Sözleşmesine uygun olması yanında ve esasen talep edilecek borcun gerçeği yansıtması, borç miktarlarının aynı olması ya da ikinci ihtarda artırılan kısma ilişkin açıklamada bulunulması gerekmektedir.
DAVA VE KARAR : Taraflar arasındaki davanın Kocaeli 1.Asliye Hukuk Mahkemesince görülerek verilen 1.3.2000 tarih ve 1992/18-200/95 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dava dosyası için Tetkik Hakimi Salih Çelik tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
YARGITAY 11. HUKUK DAİRESİ KARARI:
Davacı vekili, müvekkilinin davalı kooperatif yönetim kurulunun 9.7.1987 tarihinde notere verilen ve usulsüz olarak müvekkilinin komşusuna yapılan tebligat ile parasal yükümlülüklerini yerine getirmediği gerekçesiyle ihraç edildiğinin bildirildiğini, oysa müvekkilinin tüm ödemeleri yerine getirdiğini, ihraç kararını ana sözleşme hükümlerine aykırı olduğunu ileri sürerek iptalini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, ihraç kararının yasa ve ana sözleşme hükümlerine uygun olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, ihraç kararının iptaline ilişkin verilen karar, Dairemizin 1.10.1991 gün ve 3127-4978 sayılı ilamı ile kısa ve gerekçeli kararda iptal edilen çıkarma kararının farklı tarihleri içerdiği dolayısıyla davacının iptalini istediği çıkarma kararının celbedilerek dava süresinde açılmış ise 1263 sayılı Kooperatifler Yasasının 27 ve ana sözleşmenin 14. maddesi uyarınca ihtarnamelerin usulüne uygun olup olmadığı incelenip sonucuna göre karar verilmesi gerektiği belirtilerek bozulması üzerine bozmaya uyularak iddia, savunma ve toplanan kanıtlara göre çıkarma kararına ilişkin ihtarın tebliği işleminin usulüne uygun olmadığından davanın süresinde açıldığı ihtarnamelerin ana sözleşmenin 14. maddesine uygun olduğu, davacının ödeme yapmadığı, kaldıki bilirkişi incelemesi için masraf yatırması yönünden iki kez verilen süreye rağmen davacı vekilinin masraf yatırmıyacağını bildirdiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dava, davacının davalı kooperatif üyeliğinden ihracına ilişkin kararın iptali istemine ilişkindir.
Kooperatif ana sözleşmeleri, 1163 sayılı Kooperatifler Yasası'nın 27. maddesine aykırı olmamak ve ortak lehine hükümler içermesi koşuluyla ortağı ve kooperatifi bağlar. Davalı kooperatif ana sözleşmesinin 14. maddesinde yer alan hükümler, esasen borcun belirlenmesi, iki ihtar içermesi ve bu ihtarlarda öngörülen süreler bakımından yasaya aykırı düşmemektedir. Ancak ihtarnamelerde ortaktan talep edilecek borcun gerçeği yansıtması, borç miktarlarının aynı olması yada ikinci ihtarda artırılan kısma ilişkin açıklamada bulunulması gerekmektedir. Bu sebeple, ana sözleşmede açıklanan esaslara aykırı düşen hükümler yasaya aykırı olup, geçersizdir.
Somut olayda, ilk ihtarda borç miktarı 304.513.000 lira, ikinci ihtarda ise 394.513.000 lira olarak gösterilmiş olup, bu farklılığın nedeni açıklanmamış, davacının ilk, ihtar üzerine ödediği 100 milyon lira, ikinci ihtarda gösterilen borçtan düşülmemiştir. Öte yandan ihtarnamelerde, borcun hangi tarih itibariyle hesaplanıp bildirildiği de izah edilmemiş, dolayısıyla davacının parasal yükümlülüğü ana sözleşmede öngörüldüğü gibi 2 ay geciktirilip geciktirilmediği ve iki ay geçtikten sonra keşide edilip edilmediği de anlaşılamamıştır.
Bu durumda, mahkemece ihtarnameler yasaya ve yukarıda açıklanan yönleriyle ana sözleşmeye de aykırı olduğu dolayısıyla davacının yasanın 27. maddesine ve ana sözleşmenin temerrüdü düzenleyen 14. maddesine göre temerrüde düşürülmediği gözetilerek davanın kabulüne karar verilmek gerekirken, yazılı gerekçelerle ihtarnamelerin ana sözleşmeye uygun olduğundan bahisle davanın reddi, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davacı yararına ( BOZULMASINA ), oybirliğiyle karar verildi.