Mesajı Okuyun
Old 13-02-2020, 16:19   #3
Av. Suat

 
Varsayılan

........"bonoyu bana zorla imzalattı" , "lehtarı tanımıyorum bile, hiçbir ilişkim yok" gibi nedenlerle borçlu olmadığının tespitini isterse ispat yükü davalıda mı olur?

Kural olarak menfi tespit davalarında ispat yükü ALACAKLI olan davalıdadır.
Ancak taraflar arasında borç ikrarını içeren bir belge var ise ispat yükü davacı BORÇLUDA dır.
Bono, borç ikrarı içeren yazılı bir belgedir.
Buraya dikkat..Bono sadece bono değildir. Bono borç ikrarını da içeren yazılı bir belgedir.
Bu belgeyi imzalayan keşideci zaten .....TL yi aldım, bu para artık bendedir, borcumu da ....şu tarihte de ödeyeceğim ..... demektedir. Böyle bir halde ispat yükü kimde olacaksa ispat yükü onda olacaktır.
Davalı olan alacaklının elinde zaten borç ikrarını içeren yazılı belge - bono- var..Davalı alacaklı daha neyi ispatlayacaktır.Bu halde ispat yükü gayet tabiki davacı borçluda olacaktır.

Y19.HD E. 2016/2185 MENFİ TESPİT
ÖZET : Bonolar Kambiyo Senedi Niteliğinde Olup Sebepten Mücerret Olduğu/Bono Alacaklısının Alacağını İspatla Yükümlü Olmadığı - Davacının Borçlu Bulunmadığını Yazılı Delil İle Kanıtlamak Zorunda Olduğu/Mahkemece Taraflar Arasındaki Cari Hesap İlişkisine Dayanılarak Karar Verilmesinin Doğru Görülmediği

Böyle bir evrakı imzalayan keşideci daha sonra borçlu olmadığını tespit için dava açtığında -ayrık durumlar dışında- aslında bu senetten dolayı var olan borcumu ödedim demek istemektedir. İspat yükü ise senede karşı senet kuralı gereğince yine kendisinde olacaktır.
Menfi tespit davasında davacının ne dediğinin çok da önemi yoktur.Asıl önemli olan davacının elinde ne tür belgeler olduğudur.

Lehtarı tanımıyorum- ilişkim yok gibi savunmalar bu davalarda dinlenmez. Açık senet veren sonucuna katlanmak zorundadır.
Sadece zorla imzalatma iddiası ile ilgili olarak bu iddianın sıradan bir iddia olmaması, çok ciddi deliler ile desteklenmiş olması gerekmektedir. Her haksız fiil iddiasında tanık dinlenemez. Ayrıca bu iddia hakkında aynı zamanda ceza davası da açılmış ve sanıkların da cezalandırılıp kararın da kesinleşmiş olaması gerekmektedir ki hukuk hakimi kesin olan bu kararı gerekçesinde kullanabilsin.