Konu: İmarzedeler
Mesajı Okuyun
Old 23-03-2004, 10:05   #4
Av.Mehmet Saim Dikici

 
Varsayılan Son Yargıtay Kararı

Taraflar arasında görülen davada (Ankara Asliye Üçüncü Ticaret Mahkemesi)nce verilen 30.5.2002 tarih ve 2000/1039-2002/258 sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili Nevin ile davalılardan Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu avukatı Okan ile O........ A.Ş. avukatı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için tetkik hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

Davacı Y.... A.Ş. Ankara Şubesi'nin 5870 hesap nolu müşterisi olduğunu, bankanın 22.12.1999 da Bakanlar Kurulu kararı ile davalı Fon'a devredildiğini, Fon tarafından normal banka alacakları müşterilere ödenmesine rağmen hesaplarının off-shore hesabı olduğundan sözedilerek ödenmediğini, oysa banka kayıtlarına göre mevduatın off-shore niteliğinin bulunmayıp yurt dışına havale yapılmadığını, Y... Security Off-Shore'nin paravan bir şirket olduğunu ve tüm işlemlerin davalı bankadan yapıldığını, paraların da bankada kaldığını ve bankaca kullanıldığını, Y... A.Ş.'nin yöneticilerinin aynı zamanda Y... Security Off-Shore Ltd.Şti.nin yöneticisi olduğunu, Y... yönetim kurulu başkanı Ali'nin işlem ve eylemleri ile müşterileri aldatarak ve çalışanlarına talimat vererek off-shore hesabı olarak açılacak hesapların normal mevduatı hesabıymış gibi hile ile müşterileri kandırarak işlem yapmaya yönlendirdiğini, bu nedenle TTK.'nun ve BK. hükümleri gereğince sorumluluğu bulunduğunu, davalı fon yöneticilerinin ise Y.... kayıtlarının kendilerinde bulunmasına ve gerçeği bilmelerine rağmen hesapların off-shore hesabı olduğunu gerekçe göstererek ödeme yapmadıklarını, Y... A.Ş.'nin kapatılmadığını ve iflas etmediğini, sadece yönetiminin Fon'a devredildiğini, zamanın Hazine'den sorumlu Devlet Bakanı Recep'in açıkça bankanın batmadığı ve off-shore işlemlerininde devam ettiğini kabul ettiğini, kaldıki bankanın fon'a devredilmesinden önce off-shore hesapları için ödeme yaptığını fon tarafından, bankaya el konulmasaydı paralarını bankadan tahsil edebilme olanakları bulunduğunu, ve Y......... Security Off-Shore Ltd. Şti.'nin diğer davalı holding ile de organik bağı bulunduğunu ileri sürerek fazlaya ilişkin hak saklı tutularak şimdilik her bir davalıdan 501.000.000.-TL'nin 21.12.1999 dan itibaren faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini istemiştir.

Davalı Ali ve B........ Holding A.Ş. vekilleri, müvekkillerinin ikametgahının İstanbul olması nedeniyle Ankara mahkemelerinin yetkisiz olduğunu, Y......... Security Off-Shore Ltd.Şti.nin ayrı bir tüzel kişilik olduğunu ve anılan şirket hesaplarına dayanılarak müvekkillerine husumet yöneltilemeyeceğini, esas açısından da davanın haklı olmadığını savunarak reddini istemiştir.

Davalı Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu vekili, Fon aleyhine idare mahkemesinde dava açılabileceğini Fon aleyhine ancak tasarruf mevduatları için husumet yönetilebileceğini, off-shore hesaplarının Fon teminatı dışında olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.

Mahkemece, toplanan kanıtlara göre, uyuşmazlığın niteliği itibarı ile davanın adli yargı görev alanına girdiği, işlemlerin Fon'a devredilen Y... A.Ş.'nin Ankara Şubesinde yapıldığından itirazının yerinde görülmediği, BDDK (Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu)nun kuruluş yasasına göre Y... A.Ş.'nin Y... Security Off-Shore Ltd.Şti. ile herhangi bir hukuki bağı olmadığı, ayrı tüzel kişi oldukları ve Y... Security Ltd. Şti.nin Türkiye'de mevduat toplama yetkisinin bulunmadığı, Y... A.Ş.'nin TMSF'na devredildiği dönemde yürürlükte bulunan mevzuat gereğince off-shore hesaplarının sigorta kapsamı dışında tutulduğu, davacının özgür iradesi ile Y... Security Off-Shore Ltd.Şti.'ne yönelik olarak hesap açma talimatı verdiği, havale işleminden, ücret alınmaması ve işlemin Y... A.Ş. Şubesi aracılığı ile yapılmasının başlı başına paranın davalı bankada kalıp kullanıldığını göstermediği, off-shore hesabı açılması ve kendisine hesap cüzdanı verilmesine itiraz etmeyen davacının uygulamayı benimsemiş olması karşısında davalılar Ali ve B... Holding A.Ş.'nin taahhüt altına girdiğini kanıtlaması gerektiği, bu konuda bir kanıt sunulmadığı gerekçesiyle, davalılar lehine açılan davanın husumet yönünden reddine karar verilmiştir.

Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.

Dava off-shore hesabına yatırılan paranın tahsili istemine ilişkindir.

Davacı, davalı Y... A.Ş.'nin Ankara Şubesi'nde 5870 nolu hesap açmıştır ve anılan hesaptaki paraları değişik zamanlarda Y.... A.Ş.'de off-shore hesabı açılmak üzere talimat vermiş, en son olarak da 23.11.1999 tarihli talimat ile hesaptaki paranın 30 gün vadeli %80 oranında faizli olarak off-shore hesabı açılmasını istemiş, vade dolumundan önce 22.12.1999 tarihinde davalı banka Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu'na devredilmiştir. Davacı yan, off-shroe hesap açılması talimatı verdiğini kabul etmektedir. Ancak anılan hesabın devlet güvencesi altında olduğu, konusunda banka görevlilerince yanıltıldığını, gerçekte Y... Security Off-Shore Bank. Ltd.Şti. adında bir şirketin olmadığını, paravan olarak bu şirketin kurulduğunu ve hesaptaki paranın hiçbir zaman davalı Y...'dan çıkmadığını iddia etmektedir. Bu nedenle davalı Ali ile B... Holding A.Ş.'nin müşteriyi zararlandırıcı eylemleri nedeniyle TTK.'nun 339 ve 336. maddeleri gereğince sorumlu bulunduklarını ileri sürmüştür.

Davacının açıkça kabul ettiği ve dosyaya ibraz edilen delillerle de anlaşıldığı gibi paranın Off-shore hesabına havale edilmesi konusunda talimatı bulunduğu konusunda uyuşmazlık yoktur. Davalı bankada ise dava dışı ayrı bir tüzel kişiliği bulunan Y... Security Off-Shore Ltd.Şti.'nin temerküz hesabı bulunduğu, anılan hesapta mevduat hesaplarının üzerinde bir faiz oranı verildiği, zaten davacının da bu yüksek faiz oranı nedeniyle off-shore hesabı tercih ettiği bir gerçektir. Davalı Y... A.Ş.deki hesap sahibinin bu bankanın ayrı bir tüzel kişiliği olan Y... Security Off-Shore Ltd.Şti. olduğuna göre öncelikle davacının bu şirketten talepte bulunması gerekmektedir. Bu durumda dava henüz erken açılmış bir davadır.

Öte yandan davalılar Ali ve B... Holding A.Ş. hakkında açılan davanın hukuki dayanağı olarak TTK.'nun 339 ve 336. maddeleri gösterilmiştir. Yasanın anılan maddeleri gereğince anonim şirket yöneticilerinin şirket ortaklarını veya şirket alacaklılarını zararlandırmaları durumun da şirketin bu yüzden uğradığı zararları yöneticilere karşı rücu hakkı da vardır.

Bu durumda mahkemenin davalılar hakkında husumetten red kararı vermesi, davacının gerek Y... Security Off-Shore Ltd.den alacaklarını tahsil edememesi durumunda davalı bankanın sorumluluğuna gitmelerini, gerekse bankanın kendi yöneticilerine rücu olanağını ortadan kaldırıcı nitelikte olması nedeniyle doğru görülmemiştir.

Ancak her halükarda davacı ayrı tüzel kişiliği bulunan Y... Security Off-Shore Ltd'ne başvurmadan doğrudan davalılar aleyhine açtığı dava bu aşamada erken açılmış bir dava olduğundan sonucu itibarı ile doğru kararın HUMK.'nun 438/son maddesi gereğince değişik gerekçe ile onanması gerekmiştir.

Sonuç : Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile kararın değişik gerekçe ile (ONANMASINA), bakiye 2.920.000 lira temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 18.3.2003 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


Kaynak=YKD Ekim 2003 Sayfa:1550