Alıntı: Yazan pati Meslektaşlarım Hukuk Mahkemesinde tazminat davası açtım dosya henüz sonuçlanmadı. Ayrıca mevcut dosyada karşı tarafın cezai sorumluluğuda doğduğu için şikayet hakkımızı da kullanmak istiyoruz. Sorum şu ki, tazminat ile ilgili hukuk davası devam ederken, ceza soruşturmasında takipsizlik kararı çıkarsa bu durum hukuk davasını olumsuz etkiler mi? (Not: Tazminat talebi için, hukuk dosyasında delil tespiti raporu var,bu raporda zararlar kalem kalem yazılmış, bu raporu ceza soruşturmasında da delil olarak kullanabilir miyim? ) Teşekkür ederim.

Meslektaşım merhaba. TBK m.74: "Hâkim, zarar verenin kusurunun olup olmadığı, ayırt etme gücünün bulunup bulunmadığı hakkında karar verirken, ceza hukukunun sorumlulukla ilgili hükümleriyle bağlı olmadığı gibi, ceza hâkimi tarafından verilen beraat kararıyla da bağlı değildir." maddesi gereğince Yargıtay birçok emsal kararda, ceza mahkemesinin kesinleşmiş mahkumiyet kararı ve maddi vakıalara yönelik belirlemelerinin TBK 74. maddesi dikkate alınarak hukuk hakimini bağlayacağını belirtiyor (Yargıtay 4. HD., E. 2015/10715, K. 2015/14243, T. 07.12.2015). Bu nedenle sizin olayınızda hukuk mahkemesini bağlayacak bir mahkumiyet kararı olmadığı gibi ceza davası dahi yoktur. O yüzden takipsizlik kararına dayanarak hukuk hakiminin bir karar vermesi hukuka aykırı olur, hukuk hakimi takipsizliğe konu suç duyurusu dosyası yokmuş gibi yargılamaya devam edip hukuk dava dosyasındaki delilleri değerlendirmesi gerekecektir.

Direkt takipsizlik kararının etkisiyle alakalı emsal Yargıtay 13. HD., E. 2016/17436, K. 2019/5723, 06.05.2019 tarihli kararı da şöyle:

"Yukarıda açıklanan ilkelerin ışığında somut olayda; davalı ... hakkında taksirle ölüme neden olma suçunu işlediği iddiasıyla başlatılan ceza soruşturmasında alınan adli tıp raporunda davalının kusuru olmadığı belirtilmiş, ... Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından, iddialara yönelik yeterli delil elde edilemediği ve kusur tespit edilemediği gerekçesiyle ... hakkında kamu adına kovuşturmaya yer olmadığı kararı verilmiştir.
Hal böyle olunca; yerel mahkemece, hukuk hakiminin ceza kararları ve oradaki değerlendirmeler ile bağlı olmadığı, kusurun varlığı ve derecesi, zarar miktarının tayini yönünden bağımsız olduğu ve bu nedenlerle maddi fiilin tespitinde dilerse, kendi açısından yeni bir tespit ve araştırma yapabileceği düşünülerek, davacıların iddiaları ve itirazlarını karşılar şekilde, davalı hastanedeki ameliyata ilişkin tüm tıbbi bilgi ve belgeler birlikte gönderilerek, üniversite öğretim üyelerinden oluşturulacak konusunda uzman, akademik kariyere sahip üç kişilik bilirkişi kurulundan, doktorlara atfı kabil bir kusur olup olmadığı konusunda, nedenlerini açıklayıcı, taraf, mahkeme ve Yargıtay denetimine elverişli rapor alınarak, sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir."