Mesajı Okuyun
Old 05-01-2009, 11:17   #22
Av. Şehper Ferda DEMİREL

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Habibe YILMAZ KAYAR
Yasa koyucu kuralları belirlemiş.


Kuralların eleştirilmesi gerektiği ise, kuşkusuz.

Yürürlükte bulundukları sürece uyulmaları zorunluluğu ise, bir diğer vakıa. Bu anlamda yasa uygulayıcısının kararının , yasa koyucunun kararına uygun düşmediği konusunda hemfikiriz.

Yasa dışılık kavramıysa, şüphe yok ki yasa cevaz vermediği sürece sürer. Yasa koyucu, taciz gibi, aldatma gibi, ispat güçlüğü yaşanan konularda ekseriyetle, önce Yüksek Mahkeme kararlarıyla yasayı uygulamıyor (Doğru mu, elbette yanlış, bu da bir başka vakıa), bilahare yasa değişiklikleri Meclis gündemine oturuyor. Ceza Mahkemeleri hiç bir görgü tanığı olmadığı halde, tacize uğradım diyen kadınların suçladıkları kişileri, YERLEŞMİŞ İÇTİHATLARI ile cezalandırıyor. Burada alkışlıyoruz. Bana göre, bu da ayrı bir yasa dışılık. Yasada tacize uğradım diyen mutlak doğru söylüyordur, tanık aranmaz, şeklinde bir cümle var mı? Yok. Ancak içtihatlarla başlayıp, yerleşen bir şikayet ve karar süreci oluştu bile.

Söz konusu olayda aldatılan eş kadın da olabilir. Aldatmanın tanığı olur mu? Olmaz. Tabii ekseriyetle. Bugün binlerce insan, aldatıldığından kuşkusu tüm emareleri ile vicdanda ispata muhtaç kalmamış olan; kocamı takip mi ettireyim, ne şekilde aldatıldığımı kanıtlayabilirim, sorusunu soruyor. Savcılık aracılığıyla telefon dinlemesi talep edemezsiniz, zira zina ceza hukuku anlamında suç değil. Ev hanımı aldatılan kadın, ne yapacak? Evinde yüzüne aldatıldığı alenen söylenen kadın, ya da? THS 'nin kadınlara yönelik platformlarına kimliğini gizleyerek soru yöneltebilmekten başka umudu bulunmayan, beşeri ilişkileri zayıf, asosyal yaşama zorlanmış kadınlar,aldatıldıklarını nasıl kanıtlayacak? Onlara anılan platformlarda, bir avukata gidiniz diyoruz, gittikleri avukat ne diyor, izinsiz dinleme yapamazsınız, kayıt alamazsınız, kullanırsanız siz yargılanırsınız, diyor... Aldatılan eş, boşanamamaya ve aldatılarak aynı evi bizarur paylaşmaya devam ediyor...


Alıntı:
Yasada ;özel yaşamın dokunulmazlığına ilişkin bir istista tanımlanmadığı halde aldatıldığını ispatlamak için ortam dinlemesi yapan eşin davranışını "anlayışla karşılayıp" "haklı sebep" olarak kabul edip, savunmak zor.


Peki aldatılmayı yasak olmayan yollarla kanıtlayamadığı için boşanma istemini reddedip, aynı hanede yaşamaya devam edin önermesini savunmak da zor değil mi?

Özel yaşamın dokunulmazlığının sınırını, aile kavramı içerisinde, TMK zinayı boşanma nedeni sayarak belirlemekle sınırlıyor zaten. Kendi veya başka bir hane içinde eşini bir başkasıyla yakalayan eşe, aldatan eş, "Burada ne işin var, burası benim özel yaşamım, dokunamazsın" diyebilir, demiyor. Burada yegane sorun, taciz gibi, aldatılmanın da ispat güçlüğü taşıyan bir konu olması. İkisi de gizli, alenen gerçekleştirilmiyor.

Özel alan kavramının müşterek hane içinde de yapılandırılması, eşlerin ayrı odalarda aynı hane içinde iletişim araçlarıyla birbirlerini an be an aldatmaları halinde dahi, yasa çerçevesinde korunmaları sonucunu doğurur ki, anılan içtihada dek de durum bundan farklı olmuyordu kuşkusuz.

Özel alan, kamusal alan kavramlarının aile içinde yeniden yapılandırılması ve yasa dışı delil kavramının boşanma davalarına özgü olarak ispat güçlükleri gözetilerek yeniden değerlendirilmesi, tüm bunlar yapılırken aile kavramının eşlerin birbirinin röntgencisi yahut inzibatı durumuna düşürülmeksizin son derece hassas bir dengeyle kurulması gerektiğine yönelik inancımı tekrar ediyorum. (Söz gelimi aldatıldığından kuşkusu kalmayan eş, Mahkemeye müracaat ederek Hakim kararı ile kayıt alma yahut dinleme isteminde bulunabilir, belli süre için verilecek izin sürecinde kanıt elde edilememesi halinde, kayıt kapatılarak yine Mahkeme kanalıyla diğer eşe tebligatta bulunularak yapılan dinleme talebi ve neticesinden diğer eş haberdar edilebilir ve böylelikle haksız yere dinlenen eşe boşanma ve tazminat isteme hakkı tanınabilir. Netice aldatmanın ispatına yönelik olduğu takdirde, zaten zinaya dayalı boşanma gündeme gelir. Eşlerin birbirlerini gizlice takip etmeleri yahut ettirmelerinden daha az medeni, yahut yasaya aykırı içtihadi uygulamadan daha az hukuki olmasa gerek)

Yasa koyucunun işi zor derken, kastım buydu. Anılan içtihat, olası bir yasa değişikliğinin kuvvetli habercisi gibi göründü zira bana.

Saygılarımla...