Merhaba,

Takip alacaklısının müvekkilime karşı yapmış olduğu takibe itiraz edip İcra Mahkemesi'ne şikayette bulundum. Şikayetimde bariz haklı olduğumu takip alacaklısı vekili de fark ettiği için, gelin uzlaşalım dedi. Tamam dedim. Diyor ki, üstadım siz şikayetinizden feragat edin ben de icra takibinden feragat edeyim diyeceğim ama diyor, icra tahsil harcını ne yapacağız diyor.

Tahsil harcı sorununu aşmak için şöyle bir şey aklıma geldi; İcra Mahkemesi'nin ilk duruşma gününde takip alacaklısı vekili HMK 308'deki davayı kabul usulüne göre "şikayeti kabul ediyoruz" desin, biz de karşı taraftan vekalet ücreti ve yargılama gideri alacağımız yoktur diye dilekçe verelim. Ondan sonra temyiz hakkından da karşılıklı feragat edelim. Kabul doğrultusunda takibin iptaline karar verilince sen sağ ben selamet... Diye düşündüm... Amma ve lakin, acaba davayı kabul teknik anlamda bir "dava" olmayan şikayete de uygulanır mı ?

Düşündüm de, uygulanmaması daha mantıklı geliyor. Netice itibariyle icra memurunun muamelesini şikayet ediyoruz. Mesela kambiyo yoluyla takip yapılamaz senet unsurları taşımıyor diye yalandan bir şikayette bulundum, karşı taraf kabul etse, kambiyo senetlerinin unsurlarını taşımasına rağmen o senetle kambiyo senetlerine özgü takip yoluna başvurulamayacağına mı hükmedecek İcra Mahkemesi ? Bu da saçma geliyor...

Ne yapsam ne etsem bilemedim... Hiç başına böyle bir şey gelen veya farklı bir yorumu olan meslektaşım var mıdır meraktayım ?

İlgilenenlere çok teşekkür ederim.

Saygılarımla