Mesajı Okuyun
Old 19-09-2011, 13:23   #20
Av.Duygu Işık Behrem

 
Varsayılan

Değerli meslektaşım,

Ben marka vekiliyim ancak ruhsatımı 2007'den beri almadım. TPE'de küflenmiştir sanıyorum. Alma gereği de duymadım doğrusu!

Yine de çok yakınen çalıştığım ve hukuk ayağında yardımcı olduğum bir Şirket vesilesi ile edindiğim tecrübeleri aktarayım.

Ben bu sınava özellikle Marka Hukuku konusundaki davalarla ilgilendiğim için, müvekkillerin gönlünü biraz daha rahat ettirmek için girdim. Çünkü bazı müvekkiller bu alanla ilgileniyorsanız marka vekili olmanızı bir artı olarak görüyor ve konuya hakimiyetinize ilişkin güvenleri perçinleniyor. (ki bence alakası yok!)

Bu ruhsat size TPE nezdindeki her türlü işlemlerin (marka tescil başvurusu, itiraz süreçleri, vs..) vekil sıfatı ile takibi konusunda yetki vermektedir. Davaların takibi için vekillik şartı yoktur. (Bana hala bunu soran meslektaşlarım var.)

Kazanç konusunda avukatlık ile karşılaştırıldığında çok daha kısa sürede para kazandırdığı bir gerçek; başvurunuzu yapıyorsunuz paranızı alıyorsunuz, gerisi takip eden işlemler... Ancak vekillik ücretleri oldukça düşüktür zira piyasada çok sıkı rekabet mevcuttur. Mevcut sistemde şayet işleyen bir marka-patent danışmanlık şirketiniz yoksa ve satış-pazarlama departmanına sahip değilseniz şansınız çok çok düşüktür. Bu şekilde işleyen bir şirket olmazsa ancak kırkta yılda bir denk gelip de avukatlıklarını yaptığınız mevcut müvekkillerinizin size işi düşerse bu alanda iş yapabileceğinizi düşünüyorum.

Rekabetin ne kadar dişli olduğuna ilişkin bir örnek de vereyim geçenlerde 1 marka başvurusuna 10 gr altın, 2 başvuruya bir çeyrek altın, 5 marka başvurusuna telefon, yıllık danışmanlık hizmeti karşılığında Ipad hediye eden bir marka patent danışmanlık şirketine rast geldim ve inanamadım! Çünkü bunları verecek paralar kazandırmıyor...

Dolayısıyla örnekten de anlayabileceğiniz üzere rekabet konusunda oldukça keskin çarkların döndüğü bir piyasa. Eğer bu alana özel ilginiz yoksa çok da önermiyorum.