Mesajı Okuyun
Old 28-02-2007, 10:36   #2
Av. Hulusi Metin

 
Varsayılan Katkı

Tediye mahalli ile tevdi mahallini birbirine karıştırmamak gerekir.
Mahiyetleri, tatbikleri başka başkadır. Tediye mahalli borçlunun borcunu nerede ödeyeceğidir. Bunu BK.nın 73. maddesi tayin etmiştir.

Tevdi mahalli kararı hukuki varlığını koruduğu müddetçe başka bir anlatımla iptal edilmediği sürece borçlunun tevdi mahalli kararı gereğince yaptığı ödeme İİK'nun 269/c maddesinin öngördüğü koşullarda geçerli bir ödeme sayılır (İİK.m.269/c;Yargıtay,12. HD.,E. 2002/10482,K. 2002/11694,T. 3.6.2002).

Kiracı kiralayanın kira parasını almakta temerrüde düştüğünü şahitle kanıtlayabilir.
(Yargıtay,İçtihadı Birleştirme Genel Kurulu,E. 1957/23,K. 1959/20,T. 11.3.1959)

OLAYDA;
BK. 73 - Borcun ifa edilmesi lâzım gelen yer, iki tarafın sarih veya zımnî arzusuna göre tâyin edilir. Hilâfına bir şart mevcut olmadığı surette aşağıdaki hükümler tatbik olunur:
1 - Borç bir miktar paradan ibaret ise tediye alacaklının verme zamanında mukim bulunduğu yerde vukubulur.
2 - Borç muayyen bir şeye taallük ediyorsa bu şey akdin inikadı zamanında bulunduğu yerde teslim olunur.
3 - Bunlardan başka her borç doğumu zamanında borçlunun mukim bulunduğu yerde ifa edilir. Alacaklının ikametgâhında tediye edilmesi lâzım gelen bir borcun ifası borcun doğumundan sonra alacaklının ikametgâhını değiştirmesi sebebiyle ehemmiyetli bir surette güçleşmiş ise borç alacaklının evvelki ikametgâhında ifa olunabilir.

BK.m. 91 - Alacaklı mütemerrit olduğu takdirde borçlu hasar ve masrafları alacaklıya ait olmak üzere vereceği şeyi tevdi ederek borcundan beraet edebilir. Tevdi edilecek yeri, tediye yerindeki hâkim tâyin eder.
Kolay gelsin