Mesajı Okuyun
Old 30-07-2012, 17:32   #8
Av.Nevra Öksüz

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Bülent AKÇADAĞ
Bu arada Nevra Hanım işimizi kolaylaştırmış. Teşekkürler
Estağfirullah

Sayın efekankaptan,
Alıntı:
Yazan efekankaptan
Yetki konusunda nasıl bir yol izlemeliyim. Esas yetkili mahkemede dava açmak işimize gelmiyor. Yetkinin ilk itiraz olması sebebini göz önüne alarak istediğimiz yerde açabiliriz diyebilir miyiz? Yoksa çekişmesiz yargı olduğu ve resen harekete geçme gibi özellikler arz ettiği için yetki kesin yetki midir?

HMK m.384: "Kanunda aksine hüküm bulunmadıkça, çekişmesiz yargı işleri için talepte bulunan kişinin veya ilgililerden birinin oturduğu yer mahkemesi yetkilidir." düzenlemesini havidir. 6102 S.K.'da (m.757) aksine düzenleme olmakla yetkili mahkeme: "ödeme yeri" veya "hamilin yerleşim yeri" mahkemeleridir.

6102 S.K. m.757'nin 6762 S.K.'daki karşılığı m.669'dur ve 669. madde: "Rızası olmaksızın poliçe elinden çıkan kimse, ödeme yerindeki mahkemeden, muhatabın poliçeyi ödemekten menedilmesini istiyebilir..." şeklinde idi.

6102 S.K. m.757 için Adalet Komisyonu: " Tasarının 757 nci maddesinin birinci fıkrasında, önemli bir ihtiyaca cevap vermek ve dava ekonomisini gerçekleştirmek amacıyla, iradesi dışında poliçe elinden çıkan kişinin ödeme yerindeki asliye ticaret mahkemesinin yanı sıra, hamilin yerleşim yerindeki asliye ticaret mahkemesinden de muhatabın poliçeyi ödemekten men edilmesini isteyebilme hakkı getirilmiştir. Çok sayıda hamiline, nama veya emre yazılı kıymetli evrakın aynı hamilin nezdinde iken zayi olması, örneğin çalınması veya üzerine su veya başka bir tahrip edici sıvının dökülmesi halinde her biri için borçlunun yerleşim yeri veya ödeme yerinde farklı davalar açılması ve bütün iptal işlemlerinin orada yapılması son derece zahmetli ve masraflıdır. Özellikle, uygulamadan gelen talepler, bu halde iptal davasının zıyaın nezdinde vuku bulduğu hamilin yerleşim yeri mahkemesinde açılmasına imkan tanınması şeklindedir. Bu halde, tüm ilanlar bir arada yapılabilecek ve dava ekonomisi bakımından büyük bir kazanç sağlanabilecektir. Komisyonumuz bu gerekçelerle fıkraya "veya hamilin yerleşim" ibaresini ekleyerek maddeyi kabul etmiştir." açıklamasını yapmıştır.

Burada kamu düzenini ilgilendiren kesin yetki düzenlemesi söz konusudur. Hamilin yerleşim yeri mahkemesinin de yetkili olduğuna dair düzenleme yapılmadan önce madde düzenlemesi hakkında (6762 S.K. m.669 ile ilgili) bir karar:

Yargıtay 11 HD, 07.04.2005 T., E: 2004/7047, K: 2005/3385: "...Hasımsız olarak açılan davada Gaziosmanpaşa Asliye 2. Hukuk Mahkemesi'nce verilen 01.04.2004 tarih ve 2003/1495 - 2004/212 sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi Yaşar Arslan tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:


KARAR : Davacı vekilinin hasımsız olarak açtığı zayi nedeniyle çek iptali ve ödeme yasağı konulmasına ilişkin davada çekin dava dışı finans kuruluşunun Erzurum şubesindeki hesaptan keşide edildiği TTK'nın 730/20. maddesi yollaması ile 669/1. maddesi uyarınca Erzurum Mahkemelerinin yetkili bulunduğu, yetkinin kamu düzeniyle ilgili olduğu gerekçesiyle, yetkisizlik nedeniyle dava dilekçesinin reddine karar verilmiştir.

Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.

Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillere gerektirici sebeplere göre, davacı vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı. davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 1.10 YTL lira temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 07.04.2005 tarihinde oybirliğiyle karar verildi."

Saygılar...