Menfi tespit davalarında arabuluculuğun dava şartı olup olmadığı konusunda farklı BAM'lardan farklı kararlar çıktı. (BKZ https://www.turkhukuksitesi.com/showthread.php?t=109484)

Son olarak Yargıtay 19. HD 2020/85E, 2020/454K, 13.2.2020 tarihli kararında menfi tespitin dava şartı kapsamında olmadığı yönünde bir karar verdi ve GENELLİKLE Mahkemeler şu aşamada bu kararı esas alıyor.

Öte yandan Adalet Bakanlığı Arabuluculuk Daire başkanlığının görüşü, Yargıtay'ın bu kararının içtihatı birleştirme kararı olmaması nedeniyle bağlayıcı olmadığı, menfi tespit davalarının arabuluculuğa tabi olduğu yolunda ve bu nedenle menfi tespit talepli arabuluculuk başvurusu yaparsanız, Arabulucular GENELLİKLE Daire başkanlığı görüşü doğrultusunda dosyanıza bakıyor ve son tutanak düzenliyor. (Arabulucunuz farklı düşünürse Daire Başkanlığının görüş istemesi yönünde talepte bulunun)

Aynı şekilde yeni çıkacak Arabuluculuk kanununda menfi tespit davalarının dava şartı arabuluculuk kapsamında olduğunun özel bir kanun maddesiyle düzenleneceği ve bu tartışmaların bitirileceği konusunda da yorumlar var.

Bu kadar belirsiz bir ortamda ne şekilde hareket edeceğinizin takdiri sizin. Ancak her konuda söylediğim gibi arabulucuya başvurmanın size hiçbir zararı olmaz, tam aksine belki de sorun orada çözülür, konu kapanır. O nedenle Yargıtay içtihatını esas kabul etseniz bile, bence arabuluculuğa başvurmak iyi bir fikir.

Üstelik bu olayda siz TÜKETİCİ konumunda olduğunuzdan anlaşma olsa da, olmasa da sizin payınıza düşen arabuluculuk ücreti her durumda Adalet Bakanlığı ödeyecek, dolayısıyla anlaşma durumunda bile arabuluculuğun size bir maliyeti olmayacak.