Mesajı Okuyun
Old 26-02-2010, 16:26   #71
Fatih Veldet

 
Varsayılan

Konuyla alakalı olduğunu düşündüğüm 2009 tarihli bir kararı eklemek istiyorum.

T.C.
YARGITAY
12. HUKUK DAİRESİ
E. 2009/701
K. 2009/8464
T. 20.4.2009
• BANKAYA 89/1 HACİZ İHBARNAMESİ GÖNDERİLMESİ ( Bankanın Mevduat Üzerinde Rehin ve Hapis Hakkı Olduğunu İleri Sürmesi/İstihkak İddiası Niteliğinde Olduğu - İcra Müdürlüğünce İİK. Md. 99 Prosedürü İzlenmesi Gerektiği )
• MEVDUATIN HACZİ ( Bankanın Mevduat Üzerinde Rehin ve Hapis Hakkı Olduğunu İleri Sürmesi/İstihkak İddiası Niteliğinde Olduğu - İcra Müdürlüğünce İİK. Md. 99 Prosedürü İzlenmeden Hacizli Paranın Bankadan İstenemeyeceği )
• İSTİHKAK İDDİASI ( 3. Kişi Bankanın 89/1 Haciz İhbarnamesine Karşı "Mevduat Üzerinde Rehin ve Hapis Hakkı Olduğunu İleri Sürmesi" nin Bu Nitelikde Olduğu )
• HACİZLİ PARANIN BANKADAN İSTENMESİ ( Bankanın 89/1 Haciz İhbarnamesine Karşı Mevduat Üzerinde Rehin ve Hapis Hakkı Olduğunu İleri Sürdüğü - İstenmesinin Yasaya Aykırılığı/İcra Müdürlüğünce İİK. Md. 99 Prosedürü İzlenmesi Gerektiği )
2004/m. 99
ÖZET : 3. kişi Bankanın 89/1 haciz ihbarnamesine karşı "mevduat üzerinde rehin ve hapis hakkının olduğunu ileri sürmesi" istihkak iddiası niteliğindedir. İcra müdürlüğünce "İİK.nun 99. maddesi prosedürü izlenmeden, hacizli paranın bankadan istenmesinin yasaya aykırıdır. Muhtıranın iptaline karar verilmesi gerekir.

DAVA : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki şikayetçi vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü:

KARAR : Alacaklı K. Ltd. Şti. tarafından borçlu B. İnş. Ltd Şti. hakkında yapılan takip sırasında 29.08.2007 tarihli ihtiyati haciz müzekkeresiyle üçüncü kişi T.İ. Bankası K. Şubesinden borçluya ait vadeli vadesiz mevduatın haczi talep olunmuştur. Üçüncü kişi banka 03.09.2007 tarihli cevabında, “borçlunun şubelerinde ki 589558 nolu hesabında 523.723,05 YTL nin bulunduğunu, ancak borçlu ile aralarındaki Genel Nakdi ve Genel Kredi Sözleşmesinden kaynaklanan borç nedeniyle anılan hesap üzerinde rehin, hapis ve takas-mahsup hakları olduğundan bahisle bunlardan sonra hüküm ifade etmek üzere haczi tatbik edeceği" cevabını vermiştir. Bu cevaba rağmen icra müdürlüğünce yeniden, 26.09.2007 tarihinde ilgili şubeden, 589558 nolu hesabın borçlu adına kayıtlı olması halinde, borç miktarı kadar haciz konulması talep edilmiş, banka 02.10.2007 tarihinde verdiği cevap ile, "haczin rehin, hapis ve takas-mahsup haklarından sonra hüküm ifade etmek üzere işlendiğini ve bankanın rehin, hapis ve takas-mahsup hakkını kullanarak borçlunun borcunun mahsubundan sonra, hesabın sıfır bakiye ile kapatıldığını” bildirmiştir.

Bankanın 02.10.2007 tarihli cevabından sonra, icra müdürlüğünce 11.12.2007 tarihli müzekkere ile hesaptaki 523.117.44 YTL.nin dosyaya gönderilmesi talep edilmiştir.

İcra dairesinin anılan bu işlemlerinin icra mahkemesi nezdinde şikayeti ret kararı ile sonuçlanmıştır. İcra müdürlüğünce bu karar dayanak alınarak 30.04.2008 tarihli müzekkere ile yeniden hesaptaki paranın icra dosyasına gönderilmesi talebi üzerine, şikayetçi banka vekilince işlemin ( müzekkerenin ) iptali yeniden şikayet konusu yapılmıştır. Mahkemece ilk olarak gönderilen 29.08.2007 tarihli haciz müzekkeresi tarihinde, hesapta paranın bulunması nedeniyle haczin tatbik edilmiş olduğu ve rehin vs. iddialara ilişkin olarak bankanın borçluya karşı takibi de bulunmadığından bahisle şikayetin reddine karar verilmiştir.

Ancak şikayete konu icra müdürlüğünün 30.04.2008 tarihli talebinin ( müzakkeresinin ) dayanağını oluşturan Ankara 4. İcra Mahkemesi'nin 2007/851 E, 2008/397 K. sayılı ilamı, şikayetçi üçüncü kişi bankanın temyizi üzerine; Dairemizin 2008/12822 E. - 16572 K. sayılı ilamı ile; icra dairesince haciz kararı verildiği tarihte haciz işlemi tamamlanmış olacağından 3. kişi bankanın haciz yazısına karşı ( mevduat üzerinde rehin ve hapis hakkının olduğunu ileri sürmesi ) istihkak iddiası niteliğindedir. İcra müdürlüğünce "İİK.nun 99. maddesi prosedürü izlenmeden, hacizli paranın bankadan istenmesinin yasaya aykırı olması nedeniyle 11.12.2007 tarihli muhtıranın iptaline karar verilmesi gerektiğinden" bahisle bozulmuştur. Yine istihkak iddiasının iptali talebinin reddine ilişkin karar da temyiz edilmediğinden kesinleşmiştir.

Açıklanan nedenlerle icra mahkemesince İİK.nun 99. maddesi hükmü ve Dairemiz bozma ilamı içeriği nazara alınarak, şikayetin kabulü gerekirken yazılı gerekçe ile reddine dair hüküm tesisi isabetsizdir.

SONUÇ : Şikayetçi vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK'nun 428. maddeleri uyarınca ( BOZULMASINA ), 20.04.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi.